Imzalatmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kitabını imzalatmak için….
Tüm bunlar sana o gizlilik anlaşmasını imzalatmak için.
Bir kağıt imzalatmak istediler.
Ama yine de bir anlaşma hazırlatıp Timothyye imzalatmak zorundayız.
Gece imzalatmak için geldi.
Combinations with other parts of speech
Sana ve uzmanına bunları imzalatmak için.
Zorla onu imzalatmak istiyorlar.
San Diegoya gitmeden önceki gece birkaç kağıt imzalatmak için buraya geldim.
Bazı belgeleri imzalatmak için evine gitmiştim.
Eğer evi yeniden mühürlemek isterlerse başka birine imzalatmak zorundalar.
Ona CDlerini imzalatmak istiyordu.
Asıl Kasimire Bağımsız Devletler Bildirgesini imzalatmak umutsuz vakaydı.
Onları imzalatmak için masaya oturtmak!
Mümkünse iki şeyi imzalatmak istiyorum.
Bir kez imzalatmak için neler çektiğimi biliyor musun?
Bana bir kağıt imzalatmak istediler.
Bay Woodyye imzalatmak için tüm vaktimi harcadığım vasiyet o s. kilmiş masadaydı.
Babama velayet emrini imzalatmak zorundayım.
Eğer imzalatmak istediğiniz Kilisemizi rayına sokacak herhangi bir belge falan varsa, tam zamanı olabilir.
Bir rapçiye kontrat imzalatmak zor iş.
Kalabalık kitap imzalatmak için sırada bekliyordu.
Ona tek yaptıkları bir şeyler imzalatmak oldu sonra geri geldi.
Madame Doylea imzalatmak istediği belgeyi bulmalıyız.
Kendisiyle tanışmak, kitaplarını imzalatmak için sizi de bekliyoruz!
Hala gereken belgeleri imzalatmak için bir federal yargıç bulmaya çalışıyorlar.
Bir kız kitabını imzalatmak için ne yapmalı?
Hayır. Röntgenlerini imzalatmak için bir ortopedist bekliyorum.
Afedersiniz ama kitabını imzalatmak için bekleyen bir düzine insan var.
Asalak herif, Tommyye sözleşme imzalatmak için peşimizden her yere geliyordu.
Sosyal hizmetlerin esas amacı evlatlık verme belgelerini imzalatmak için kadının hayatındaki en savunmasız olduğu dönemi yakalamaktı.