Saymazsak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Tabii köpeğimi saymazsak.
Bunları saymazsak harikalar.
Artık yılları saymazsak.
Dün geceyi saymazsak, tuhaflık geçti mi?
Şişte tavşanı saymazsak tabii.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
Bunu saymazsak çok güzel bir akşamdı, değil mi?
Yani, kıyafetini saymazsak, evet öyle.
Tabi o salak bıyığını saymazsak.
Küçük kazamı saymazsak seni çok utandırmadım değil mi?
Tabi eğer Bay Sivriyi saymazsak.
Daimi korkuyu saymazsak çok fazla şey hissetmiyorum.
Beyaz Saraya kazara girmeni saymazsak!
Seni saymazsak, bu gemide kadın olmadı… 200 yıldır.
Tabi hamile olduğun gerçeğini saymazsak. Hamile miyim?
Sen sensin, bütün bu yaptığın kötü şeyleri saymazsak.
Rüyaları ve bayılmayı saymazsak o hala çok iyi durumda.
Tabii sağlık kuralları ihlallerini saymazsak.
SS subayları ve birkaç polisi saymazsak, şehir temiz görünüyor.
Saçın farklı renkte ve vampirsin. Ama bunları saymazsak.
Sizin saymazsak… Rosanın peynirli kişleri en çok sevdiğim şey.
Ölmesi gerektiği gerçeğini saymazsak tabii.
Paul düzgün biri gibi görünüyordu silahlı soygunu falan saymazsak.
İyiyim. Biraz yorgunum. Ama onu saymazsak, iyiyim.
Belki annemin tarafından birazcık olduğumu saymazsak.
Grete Maigretin kardeşi yoktu ve birkaç meslektaşını saymazsak hiç arkadaşı da yoktu.
Nazik, sevgi dolu ve beni beslemeye istekli oluşunu saymazsak.
Bıkkınlık ve melankoliyi hastalıktan saymazsak tabii.
Memuresinin beni yarım saat anlamamasını saymazsak.
Evet, senin izinden geliyorum. Eyalet şampiyonluğu saymazsak.
Tabii siyah deri ceketleri ve çelik burunlu botları saymazsak.