Tabutta Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
O şimdi tabutta.
Tabutta bitiyor Franco.
Brendan artık tabutta.
O tabutta, yanımda.
Bir tırnak daha tabutta.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Tabutta idrar varmış.
Ama para tabutta değildi.
Tabutta yatıp beklemiş.
Parmak izi… tabutta bulunmuş.
Tabutta ceset bile yok.
Yaşlılar cesedi tabutta bulmuşlar.
Ve tabutta bir yazı.
Diğerleri, o daracık tabutta bekliyor.
Tabutta mı uyudun, McGee?
Bana bak. Ben tabutta yatan ölü bir adamım.
Tabutta mı uyudun McGee?
Sağ kontakt lens kayıp ve tabutta da yok.
Tabutta ben iskence etmiyorum.
Mezara girin ve tabutta uzanın.
Beni tabutta görmek istiyor.
Tabutta uyuyup kan içiyordu.
Abbyin cesedi bu tabutta olacaktı. Bana söz vermiştin.
Tabutta kadın çok huzurlu görünüyordu.
Well, Bu tabutta asla uyuyamam.
O tabutta yatan ben olsaydım diyorum bazen.
Ayrıca tabutta, neden üç tane ölü kanarya var.
Tabutta denizcilerin gelmesi hoşuma mı gidiyor sanıyorsunuz?
Gün içinde tabutta uyur ve gece kalkar doyumsuz bir susuzlukla.
Annem onu tabutta gördüğünde fenalaşacak diye endişelenmiştim.
Bu yüzen tabutta yaşayan herkes, ilk fırsatta kıyıya çıkmıştır, dostum.