Tahtta Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ama tahtta değil.
İngiltere Kraliçesi 63 Yıldır Tahtta.
Tahtta beni istiyor.
Oğlunun o tahtta hakkı yok.
Tahtta hak iddia etmeye mi geldin?
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Isimlerle kullanım
Ve herzaman tahtta hazır olacağım.
Şunu iyi bilin ki iki oğlumunda tahtta hakkı var.
Ama tahtta sen yoktun.
Söylediğine göre babası onu bir an önce tahtta görmek istiyormuş.
Onun tahtta hakkı yok.
Kraliçe Kwenthirti bir kere daha tahtta görmek istiyorsak yok.
Demir Tahtta bir çocuk oturuyor.
Tunusta haremler, bahçeler,… fıskiyelerle çevirili tahtta oturursun.
Monmouthun tahtta hiçbir talep hakkı yok.
Benim için var tabii ama tatlı çocukluk anılarım Cerseiyi tahtta tutmayacak.
Sadece tahtta oturmak için inmiştim.
Tahtta oturup biraz rahatlamayı düşünüyordum.
Amcan 6 yıldır tahtta ve kaynağı bir iç savaş.
Tahtta hakkın olduğunu iddia etmenden vazgeçmeni istiyorum.
Yeniçeri isyanı neticesinde tahtta geri dönmek zorunda kaldı.;[ 25].
Tahtta, sırtı için gerekli desteği alabileceği tek yol bu!
Babamın öldüğünü duyunca tahtta hak iddia edebileceğini mi düşündün?
Şu an tahtta oturanın o olması ve benimse sorunun kaynağı olmam ironik.
Senesinde, İmparator Guangzhong, tahtta 29 gün kaldıktan sonra zehirlendi.
Oğlunuz tahtta, uzun süre oturamayacak, yemin ederim!
Onlar benim için, Cennetteki tahtta oturan bir adamdan daha önemli.
Kuzu gelip tahtta oturanın sağ elinden tomarı aldı.
El Nahyan ailesi, Zaydın tahtta Shahbutu değiştirmesi gerektiğine karar verdi.
Cersei Demir Tahtta oturduğu sürece Yedi Krallık gün yüzü görmeyecek.''.
O oturdu olurdu Yanımda bu tahtta Yeni bir dönemin açılışını insanlık tarihi.