Tembel Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Tembel Ayı!''.
Bende tembel göz var.
Tembel kapakçık.
Demek istediğin en tembel.
Tembel işi bu.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Bazen coşkulu, bazen tembel.
Tembel aileye.
Aldırışsız, rüşvet yiyen ya da sadece tembel.
Tembel bir kapakçık falan.
Smithers… Her zaman bu tembel işçilerden nefret etmişimdir.
Tembel cahilin tekisin.
Eskimolar insanlığın ne tembel ne boktan bir ırkıymış böyle.
Tembel, açgözlü, obur.
Tedavi edilemez bir tembel, fakat o- Oldukça çekici.
Tembel alışkanlığı, canım.
Sen kendini delirtmeye çalışan, tembel ve bencil küçük bir kızsın.
Ne tembel bir kız kardeşim var.
Sonsuz ve bunaltıcı bir durumdadır. Güzel, tembel ve durgun.
Tembel insanlar başarılı olamazlar.
Siz ve Nikolai gibilerini görünce tembel hayatımdan utanç duyuyorum.
O tembel götünü ve kötü tavrını buradan çıkart!
Bu kelime popüler kültürün tembel bayağılığı ile sonsuza kaçırılmıştır.
Tembel kendini, Akıllıca yanıt veren yedi kişiden daha bilge sanır.
Nick Fowler ben onu isyankâr ve tembel tutumu yüzünden kovmadan bir hafta önce istifa etmişti.
Tembel, ‹‹Yolda aslan var, Sokaklarda aslan dolaşıyor›› der.
Şimdi siz iki tembel bu çocuğu banyo yaptıracaksınız.
Tembel olduğunuzu düşündüğü için kocanızın sizi terk etmesinden korkmak.
Ona tembel, korkak, rahatına düşkün ve zavallı olmayı bırakmasını söyledim.
Tembel canın çektiğini elde edemez çalışkanın istekleriyse tümüyle yerine gelir.
Tembel kişi işini bitirmez, Oysa çalışkan değerli bir servet kazanır.