Tutuklanıp Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Tutuklanıp hapse girdi.
Amerikan askerleri tarafından tutuklanıp….
Tutuklanıp idam edilmiş!
İtalyanlar tarafından tutuklanıp, hapis de yatar.
Belki tutuklanıp taramayı reddetmiştir.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Duymadım. Hans, iki hafta önce tutuklanıp, sınırdışı edildi.
Robbie tutuklanıp hapse atılır.
Kahraman olacaktım. Onun yerine tutuklanıp içeri tıkıldım.
Tutuklanıp askeri mahkemeye çıkartılmış.
Bazı milletvekilleri tutuklanıp MALTAya sürgün edilmiştir.
Tutuklanıp hüküm giyen biri bitmiştir.
Kanadada yaşlı bir adam ekmek çalmaktan tutuklanıp mahkemeye sevk ediliyor.
Tutuklanıp cehennemin kapılarına kadar gitmiş.
Green, İttifak Komutanlığı tarafından tutuklanıp idam edildi.
İki kez tutuklanıp cezaevine girdi.
Kanada da yaşlı bir adam ekmek çalmaktan tutuklanıp mahkemeye çıkartıldı.
Tabii o da tutuklanıp bize katılmıştı.
Kirosun emrine karşı geldiği için Danyal tutuklanıp, ölüme mahkum edilmişti.
Ya da tutuklanıp mahkemeye çıkmaya hazır ol.
Kanadada yaşlı bir adam ekmek çalmaktan tutuklanıp mahkemeye sevk ediliyor.
Te tutuklanıp Petropavlovsk kalesine kapatıldı.
Mandela 1962 yılında tutuklanıp ömür boyu hapse mahkum edildi.
Kaçmaya çalıştılar ama onlara yataklık eden kaptanlar anında tutuklanıp idam edildiler.
İkisi de tutuklanıp, Sibiryadaki kamplara gönderildiler.
Kanada da ihtiyar bir adam ekmek çalmaktan tutuklanıp mahkemeye sevk edildi.
Shane tutuklanıp, yozlaşmış kıçı hapse girdiğinde kim takar başarıyı?
Ernst Vollhoffer, vergi kaçırmaktan tutuklanıp… onu Kanadalılara satmadan önceydi.
Divjakın tutuklanıp beş gün sonra kefaletle serbest bırakılması BHyi karıştırdı.
Ödeme yapmayı reddedenler, tutuklanıp halkın gözü önünde kırbaçlanacak.
Bir sürü insan belirsiz ihlallerle tutuklanıp oradaki nüfusu arttırmak için adaya yollandı.