Tutuklu değilsin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Tutuklu değilsin.
Hayır, Rosie. Tutuklu değilsin.
Tutuklu değilsin.
Hayır, hayır tutuklu değilsin.
Tutuklu değilsin.
Rose, burada tutuklu değilsin.
Tutuklu değilsiniz.
Merak etme, tutuklu değilsin.
Tutuklu değilsin.
Sadece belirtmek isterim Bay Carlisle, tutuklu değilsiniz.
Tutuklu değilsiniz.
Söylediğim gibi Colin, tutuklu değilsin ama gözetim altında sorgulanabilirsin.
Tutuklu değilsiniz, Bay Newman.
Ben özel ajan Jan Marlow,… ve hatırlatırım ki tutuklu değilsiniz,… ama siz avukatınızı çağırmışsınız.
Tutuklu değilsin. An itibariyle.
Hayır, tutuklu değilsiniz.
Tutuklu değilsiniz… ama bi kaç sorumuz olacak.
Sen tutuklu değilsin, yani seninkini Korsak alacak.
Tutuklu değilsin Vincent, her şeyi anlattığın sürece de olmayacaksın.
Eğer tutuklu değilsem, evime gidiyorum.
Eğer müvekkilim tutuklu değilse… buradan ayrılıyoruz.
Tutuklu değilim, değil mi?
Oğlunuz tutuklu değil. Konuşuyorduk yalnızca.
Tutuklu değil misin?
Cinayetten tutuklu değil mi?
Buna mecbur değil çünkü tutuklu değil. Burada film çekiyoruz.
Bakın, oğlum tutuklu değil ve gerekenden daha fazla yardımcı olduk.
Bu bebekler tutuklu değil.
O bizim tutuklumuz değil, burada kalmak zorunda değil. .
Fakat, biliyorsun, eğer tutuklu değilsem, gerçekten çok boktan işime geri dönmem gerekiyor.