Tutuklu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Hangi tutuklu?
Tutuklu yok o zaman.
Neden Jason tutuklu?
Tutuklu güvende mi?
Tek sorun tutuklu olmak değildir.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Tutuklu değiller, rehineler.
Gün daha poliste tutuklu kalacak….
Tanya, tutuklu nasıl gözüküyordu?
Sabah 6ya kadar bu binada tutuklu kalacaksınız.
O da'' Tutuklu olduğunu bilmiyor musun?'' dedi.
Qassamı ihbar eden tutuklu tanıyor olabilir.
Mike Chetley, 28 yaşında ve saldırıdan tutuklu.
Ve eğer hala buradaysa, bu tutuklu kaçmış mı demektir?
Tutuklu olduğun doğru ama bir Amerikan hapishanesinde tutuklusun.
Buna mecbur değil çünkü tutuklu değil. Burada film çekiyoruz.
Türkiye hapishanelerinde her 38 saatte bir, bir tutuklu ölüyor.
Bunların yarısı tutuklu, diğer yarısı tutuksuz yargılanmaktadır.
Belki son defasında sorgulayan ben, tutuklu olan sendin.
Memurlara göre tutuklu direnmiş ve merdivenlerden düşmüş''.
Ama Selman için tutuklanmak bir ihtimal değil, o zaten tutuklu.
Saat 22:00, tutuklu 912 yedi farklı renkte bağcıkla bulundu.
Kefaletle salınma hakkı geri alınarak sanık tutuklu olarak yargılanacak.
GeriDünya Juncker: Tutuklu gazeteciler olduğu sürece ilerleme yok.
Araştırmacı gazeteci AhmetŞık geçen yıl aralık ayından bu yana tutuklu bulunuyor.
Hollywoodda cinayetten tutuklu Cambridgede nasıl olurdu acaba?
Saat 05:00, tutuklu 49 karnındaki ağrı sebebiyle revire götürüldü.
Bir çocuğumuz cinayetten tutuklu ve diğeri iğrenmeden bize bakamıyor.
Myanmarda tutuklu bulunan Reuters muhabirleri afla serbest bırakıldı.
Sanırım hepinizin tutuklu olduğunu söylemek için uygun bir zaman değil.
Bush, Libyada tutuklu Bulgar hemşirelerin serbest bırakılması için çağrıda bulundu.