Yanarken Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Onu yanarken gördüm.
Yani beni ateşin birinde diri diri yanarken bıraktığın düşünülürse.
Onu yanarken görmek hoşuma gitti.
Üzgünüm, seni asla yanarken görmek istemedim.
Seni yanarken izlemeyi tercih ederim.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Senin Marguerite halan muhtelemen cehennemde yanarken bize bakıp gülüyordur ruhu huzuru bulsun.
Yanarken gördüklerin sadece kopyalardı.
Aşağılar yanarken, yukarılar buz.
Yanarken gördüklerin kopyalardı sadece.
Bir cadıyı yanarken görmek için.
Onu yanarken görmek niyetinde değilim.
Araçlardan biri tamamen yanarken, diğerleri ise kısmen yandı.
Yanarken, akıllarından neler geçtiğini kim bilebilir?
Araç alev alev yanarken, trafik tamamen durdu.
Ben yanarken durmam gerektiğini hatırlarım, yere yuvarlanır ve dönerim.
Talmudun dediğine göre tapınak yanarken Baş Papaz alevlerin içine yürüdü.
Gece yanarken nasıI görüneceğini hayal edemezsiniz.
Ve onu yanarken gördün mü?
Roma yanarken gülebilirsin ama inan bana Poppy, sonuçta yanıyordur.
Avcıyı yanarken görmek istiyorum.
Roma yanarken Neronun şarkı söylediğini söylerler.
Hrafnı yanarken izlemek hoşuma gitti.
Yazları yanarken, kışları da donduk.
Neron, Roma yanarken burada, Anzioda keman çalmış.
Neronun Roma yanarken keman çaldığı doğru değildir.
Biri acı, yanarken böyle bir duygu hissetmek için.
Sen neden Londra yanarken kasabada kalıp kriket oynamadın?
Kırmızı ışık yanarken önündeki araca gıdım gıdım yaklaşan sürücü.
İnsanın evi yanarken kimse plan yapmaz, herkes çıkış kapısına koşar.
Peki sen onların Petei yanarken görebilmek için nasıl koşuşturduklarını gördün mü?