Zoe Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Zoe özel biriydi.
Ve bence burası Zoe için çok uygun.
Zoe, yemek hazır!
Neden sen ve Zoe Jakei hiç sevmiyorsunuz?
Zoe henüz eve gelmemiş, bu iyi.
Billy, hormon seviyen Zoe ile birbirinize çarptıktan sonra yükseldi.
Zoe… ayine bu kıyafetle gitmeyeceksin, değil mi?
Sultry arap zoe wood gets o üzerinde içinde bir ma….
Zoe, birkaç dakikalığına lokantaya uğramam lazım.
Aman tanrım Zoe, sanırım hazineyi ben de gördüm!
Ve Zoe… sonra ikimizi aynı derecede sevdi.
Öyleyse Zoe bugün terapisini neden evde yapıyor?
Zoe, 5 numaralı masayı temizler misin lütfen?
Çünkü Zoe Hart, o gün kendime çok iyi bir arkadaş buldum.
Zoe, düşündüm de aslında sen bana iyilik ettin.
Bir anne, Zoe, asla yanılmaz çocuklarım aynı değiller.
Zoe, kocan burada olduğunu duysa ne derdi acaba?
Brooke ve Zoe ile beraberdim. Bizi içeri sokabileceğini umuyorduk.
Zoe, bana bak. İnanmak zorundasın. Sen öyle dememiş miydin?
Bana Bayan Zoe Edwardsın bu otelde kalıp kalmadığını söyleyebilir misiniz?
Zoe ve arkadaşlarına bulaşmadığı için çok şanslılar.
Zoe şimdi ana Tanrıçamız Athena ile birlikte, Lacy.
Zoe, Wash hepimiz dümdüz olmadan bu gemiyi düzeltecek mi?
Zoe bugün Cafe Diemde bunlardan biriyle çalışıyordu.
Zoe Hart, ne yaptın bilmiyorum ama seni bunun için öpebilirim.
Zoe akıllı, genç bir kadın. Ayrıca kendi kararlarını verebilir.
Zoe, kocana destek olmak için ruhta güçlü olmalısın.
Zoe, bir biyolojik geri besleme protokolü üzerinde çalışıyordu.
Zoe gibi bir çocuğun büyüyebileceği bir çevreye ihtiyacı var, sizin de öyle.
Zoe, hepimiz hayatımızda neler olacağına karar verme lüksüne sahip değiliz.