Zorluğuna Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ama tüm zorluğuna rağmen, denemeye değer.
Yüksek ateş ve solunum zorluğuna sebep oluyor.
Üretimin zorluğuna, istikrarlılığa ve kullanım amacına.
Pirin dağında turist rotaları çok sayıdadır,arazinin türüne ve zorluğuna ve süresine göre birçok farklı geçişler vardır.
Bulmacaların zorluğuna şaşırmış ve bazı insanların bile çözemeyeceğini düşünmüştüm.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
zor bir gün
zor yoldan
zor durumda
zor bir durum
zorluk seviyesi
zorluk derecesi
zor zamanlardan
zor iştir
zor bir yolculuk
zorluk çeker
Daha
BPD, ana semptomlarından biri ve en karakteristik özelliklerinden biri olarak,kişinin kendi duygularını düzenleme zorluğuna sahiptir.
Birçok zorluğuna rağmen, sevilen kişilere bakıcılık da son derece faydalı bir deneyim olabilir.
Üç adımın her biri önemlidir ve çocuğunuzun bir alanda veya başkalarında öğrenme zorluğuna neden olan bir zayıflığı olabilir.
Friedreich ataksisi yürüme zorluğuna, kollarda ve bacaklarda duyu kaybına ve konuşma bozukluğuna neden olan nadir bir genetik hastalıktır.
Ebeveynler ve bakıcılar için,tedavinin mali yükünden en iyi okulu bulma zorluğuna kadar bir dizi stres etkeni anlamına gelir.
Karışıklık ve konsantrasyonun zorluğuna ek olarak, AIDSe bağlı demans, hafıza sorunları ve öfke veya sinirlilik gibi davranışsal konuları da içerebilir.
Ayrıca, ses tellerine bağlı sinirlere kazara zarar verme riski de vardır, bu da vokal kord paralizi, ses kısıklığı,yumuşak ses veya solunum zorluğuna neden olabilir.
İyi bir bırakma planı, hem sigarayı bırakma kısa vadeli zorluğuna hem de uzun süreli nüksü önleme zorluğuna yöneliktir.
Turrellın hapishanesinden kaçtığı müdür Clarkton Smith bu öğlenbasına bir demeç verdi. Kötü namıyla tanınan bu seri katile hayranlarının evlerini açabileceğine dikkat çekti. Onu bulmanın zorluğuna değindi.
Enerji Politika Ustalarımız, iklim değişikliğinin zorluğuna ve inovasyonun rolüne odaklanan, enerji politikasında geniş kapsamlı, disiplinlerarası bir sosyal bilimler eğitimi sunmaktadır.
Örneğin Amerikanın“ en çok satan gazetesi” New York Timesta, olaydan sadece birkaç saat sonra Bıçaklamalar ve ölümlü yanıtlar,İsrailin güvenlik zorluğuna eklenen yeni unsurlar başlığıyla çıkan yazıya bakalım.
Daha sonra, 2010 yılında, bilgisayar güvenliği araştırmacılarının etik başarısızlıklarına veBelmont Raporundaki fikirlerin dijital çağa yönelik araştırmalara uygulanmasının zorluğuna yanıt olarak, ABD Hükümeti- özellikle de İç Güvenlik Bakanlığı- bir mavi kurdele komisyonu oluşturdu. Bilgi ve iletişim teknolojilerini( BİT) içeren araştırmalar için yol gösterici etik bir çerçeve oluşturmak.
Her zorluğun üstesinden geleceğiz''.
Zorluklar bizi güçlendirir” dedi.
Bazı zorluklar vardı.
İşin en zor kısmı ise Buddynin mükemmeliyetçiliğiyle uğraşmaktı.
Kırılmış bir ailede büyüdüm ve zorluğun hayatın bir parçası olduğunu biliyorum.
Zorluğunu hiç düşünmedim bile.
Zorluklar beni asla durduramadı.
Zorluklar beni yıldıramaz.
Her zorluğun bir güzel tarafı da var.
Tüm zorluklar bizi daha güçlü kılıyor.”.
Çünkü onlar gerçekten her zorluğun üstesinden pozitif düşünerek gelebiliyorlar.
Her zorluğun içindeki fırsatı gör.
Hükümetin zorluğunu anlayabiliyorum.