What is the translation of " SHE WON'T ANSWER " in Turkish?

• cevap vermiyor
• cevap
• açmıyor
• cevap vermez

Examples of using She won't answer in English and their translations into Turkish

She won't answer.
Cevap vermez.

Don't ask, she won't answer.
Yok sorma, cevap vermiyor.

She won't answer.
Cevap vermiyor.

I'm calling Michele, but she won't answer.
Michelei arıyorum ama açmıyor.

She won't answer.
Cevap vermez ama.

She never talks. She won't answer.
Hiç konuşmaz zaten. Cevap vermez.

She won't answer.
Cevap vermeyecek.

I want to call her. But she won't answer.
Onu aramak istiyorum ama cevap vermeycek.

She won't answer you.
Size cevap veremez.

I have been paging her, but she won't answer.
Çağrı atıp duruyorum ama cevap vermiyor.

And she won't answer.
Üstelik cevap vermiyor.

I have written on her Facebook page, but she won't answer me.
Onun facebook sayfasına yazdım fakat cevap yazmadı.

She won't answer.
Boşuna konuşma, cevap vermez.

My mom's been locked in her office for hours, and she won't answer the door.
Annem saatlerdir ofisinde kilitli… ve kapıya cevap vermiyor.

She won't answer the helm!
Dümen cevap vermiyor!

They will ask about Brussels, she won't answer, and we will look like shit.
Brüksel hakkında soru soracaklar. Cevap vermeyecek ve mal mal bakacağız.

She won't answer. The taxi.
Cevap vermiyor. Taksi.

But she won't answer.
Ama bana cevap vermeyecektir.

She won't answer. The taxi.
Taksi. Cevap vermiyor.

Now she won't answer the phone.
Şimdi telefona cevap vermiyor.

She won't answer you, Cole.
Sana cevap vermeyecek Cole.

Or she won't answer the door.
Veya o kapıyı açmıyacak.

She won't answer or waken up!
Uyanmıyor ve cevap vermiyor!

She won't answer text messages.
Mesajlarıma cevap vermiyor.

She won't answer to Mom.
Anne diye seslenince cevap vermiyor.

She won't answer the phone. Nothing.
Telefona hiç cevap vermiyor.

She won't answer, I tell you!
Cevap yazmayacak, söylüyorum. Bugünlerde gelecektir.

She won't answer the phone, she won't talk to anyone.
Telefonlar cevap verip konuşmuyor artık.

She won't answer my calls, messenger, e-mails, nothing.
Telefonlarıma mesajlarıma, e-maillerime, hiçbirine cevap vermiyor.

And she won't answer the door. My mom's been locked in her office for hours.
Annem saatlerdir ofisinde kilitli… ve kapıya cevap vermiyor.