Examples of using Restoran in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ben restoran istemiyorum.
Hatta vasiyetinde adı'' Lukeun Restoran İmparatorluğu.
Restoran hemen yanımızda.
Ne? Hatta vasiyetinde adı Lukeun Restoran İmparatorluğu.
Bu restoran çok lüksmüş.
Combinations with other parts of speech
Hatta vasiyetinde adı Lukeun Restoran İmparatorluğu''. Ne?
Restoran güzel görünüyor.
Ben hala bekliyorum şu kahvaltı menüsünü, restoran kızı.
Ben restoran oyunda duyuyorum.
Restoran avantacılarının dikkatine!
Anne. Bahsettiğim restoran yolun birkaç yüz metre uzağında.
Restoran işine katılacak mısın?
Anne. Bahsettiğim restoran yolun birkaç yüz metre uzağında.
Restoran hakkında çok güzel şeyler duyduk.
İlk hissettiğim şey restoran dışındaki bir tartışmanın kontrolden çıkışıydı.
Restoran yıllardır batıyor ama sen bunu kabul etmiyorsun.
Bu tüm olay, restoran, bir rehine durumu degildi.
Bu restoran, 80 yıldır Tatelerin. Jughead.
Bahsettiğim restoran yolun birkaç yüz metre uzağında.
Restoran işini üzerine almak için babanı öldürdüğünü duydum.
Ben de restoran işlerinin üstesinden gelirim.
O restoran, Morris Heightstaki bir gençlik hosteliyle yan yana.
Onunla restoran hakkında konuştun mu hiç?
Hey restoran kızı yol için bir kahvaltı burritosu alabilir miyim?
Belki restoran hakkında birkaç tavsiyede bulunurum.
Bu restoran, 80 yıldır Tatelerin. Jughead.
Bütün restoran çalışanlarıma çok özel hediyelerim var.
JJin restoran rekoruydu, bu yüzden fotoğrafını çektiniz.
Restoran tıka basa doluyken beni burada yalnız bırakmaz, değil mi?
Ve restoran kuralları sadece ailenden biri öldüğünde izin alabileceğini açıkça söylüyor.