Du schreibst Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Du schreibst.
Wie witzig Du schreibst!
Du schreibst.
Şunu yazacaksın.Ich weiß, du schreibst.
Sen yazıyorsun biliyorum.Du schreibst viel.
Çok şey yazıyorsun.Combinations with other parts of speech
Weiß dein Vater, dass du schreibst?
Du schreibst gut.
Çok güzel yazmışsın.Meine Mom sagte, du schreibst ein Buch.
Annem kitap yazdığını söyledi.Du schreibst? Ja.
Yazıyor musun?- Evet.Ich dachte, du schreibst einen Text.
Şarkı sözü yazıyorsun sanıyordum.Du schreibst so schön.
Çok güzel yazmışsın.Der Dean und Sam über die du schreibst.
Oh, du schreibst?
Yazıyor musun?- Evet?Und meine Fotos werden das wichtigste Verkaufsargument sein. Du schreibst ein Buch.
Bir kitap yazacaksın… ve benim fotoğraflarım ana satış nedeni olacak.Aber du schreibst doch.
Ama sen yazıyorsun.Du schreibst zu langsam.
Çok yavaş yazıyorsun.Besiege ihn, und du schreibst Geschichte.
Onu alt edersen adını tarihe yazacaksın.Du schreibst Folge drei.
Bölümü sen yazıyorsun.Yeni bir okuldasın, yazıyorsun, yeni arkadaşların var.Du schreibst bloß klein!
Sadece ufak yazıyorsun.Sparkle, du schreibst diese Songs.
Sparkle, bu şarkıları yazıyorsun.Du schreibst alles selbst.
Hepsini sen yazıyorsun.Ich hoffe, du schreibst wieder Geschichten.
Du schreibst Liebeslieder.
Aşk şarkıları yazarsın.Aber du schreibst"die" Liebe.
Ama'' aşkı'' yazmışsın.Du schreibst mir doch, oder?
Bana yazarsın, değil mi?Aber du schreibst"die" Liebe.
Ama aşkı olduğunu yazmışsın.Du schreibst das gerade erst.
Onu şu anda yazıyorsun.Du schreibst heute Geschichte.
Bugün tarih yazıyorsun.Du schreibst uns doch, oder?
Bize yazacaksın, değil mi?
