Flehe Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Und ich flehe.
Flehe um Gnade.
Merhamet için yalvar.Und jetzt flehe.
Şimdi yalvar.Flehe um Vergebung.
Bağışlanmak için yalvar.Oder doch, ich flehe.
Hatta yalvarırım da. Beni yalvarttırma.
İnsanlar da tercüme ediyor
Flehe so viel du willst.
Dilediğin kadar yalvar.Ich, Sylvia Ganush flehe.
Ben Sylvia Ganush, sana yalvarıyorum.Ich flehe dich an, ok?
Sana yalvaririm, tamam mi?Bring mich hoch, ich flehe dich an. Komm!
Ich flehe dich an, Baby.
Yalvariyorum sana yavrum.Ich entschuldige mich und flehe um Vergebung.
Özür diliyorum ve affedilmek için yalvarıyorum.Ich flehe Sie an, Mademoiselle.
Selbst wenn ich bettle und flehe, sie ist unbesiegbar.
Hatta Diz çöküp yalvarıyorum, o yenilmez.Ich flehe dich an. machen.
Lütfen, benim için yapmalısın.Du willst hören, wie ich um mein Leben flehe?
Hayatımı bağışlamam için sana yalvarmamı mı istiyorsun?Ich flehe dich an!
Sana yalvarıyorum! Sana Vielleicht verdiene ich Verachtung, aber ich flehe um Vergebung!
Beni hor görmeni anlıyorum ama lütfen beni affet!Nein. Ich flehe Sie an, versorgen Sie ihn.
Hayır, lütfen, sen bak ona.Muhammad lächelte, dann sagte er:“Flehe Allah um Vergebung an!”.
Ve yine Peygamber şöyle dedi:“ Ğıfâr kabilesine gelince Allah onlara mağfiret etsin.Flehe um dein Leben, kleiner Hase.
Canının bağışlanması için yalvar tavşancık.Wie ich auf meinen Knien flehe. Dir das geben, was du von Beginn an wolltest.
Başından beri istediğin şeyi vermeyi,… dizlerimin üzerine çöküp yalvarmayı.Flehe, oder du mußt meinen toten Schwanz lecken.
Yalvar yoksa hayatını bağışlamam karşılığında ölü aletimi emersin.Werden Ihnen Ihre lebenslangen Instinkte sagen, dass Sie eine Sache machen sollen, die Situation reagieren sollen, aber ich flehe Sie an, das Gegenteil zu tun. Allerdings, wenn einer von Ihnen versucht, wird der 60-Sekunden-Timer.
Duruma nasıl tepki göstereceğinizi seçerken… hayatta kalma dürtüleriniz size tek bir yol gösterecek… ama ben size tam tersini yapmanızı öneririm.Ich flehe euch an! Warum sollten wir das tun?
Sana neden izin vereyim? Lütfen!Meister Jim, ich flehe dich an, verliere nicht die Kontrolle!
Usta Jim, sana yalvarıyorum, kendini kaybetme.- Jim!Ich flehe dich an, fälle dein Urteil mit Güte und Mitgefühl.
Es wird. aber ich flehe dich an. Ich habe nie gebettelt für alles.
Ama sana yalvarıyorum. Hiç bir şey için yalvarmadım…- Olacak.Ich flehe zu Dir, O HERR, daß diese Frau möge bereuen, sich wende zu Dir und suche ihre Erlösung.
Yalvarışım sanadır, Tanrım bu kadın günahlarından tövbekâr ve kurtuluşu için sana yöneliyor.Als Ihr Anwalt flehe ich Sie an, tragen Sie diesen Antrag vor.
Avukatın olarak bu savunmayı sunman için sana yalvarıyorum.Ich flehe dich um eine zweite Chance an.
İkinci bir şans için sana yalvarıyorum.
