IHRE ENKELIN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• torununu
• torunun
• torununuz
• torunu
• torununun

Ihre enkelin Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Für Ihre Enkelin?
Torunum için?

Ihre Enkelin Grace.
Torununuz Grace.

Für Ihre Enkelin.
Torunun için hiç olmazsa.

Ihre Enkelin, Edmund.
Torunun, Edmund.

Wenigstens für Ihre Enkelin.
En azından torunun için.

Ihre Enkelin ist zurück.
Torununuz da gelmiş.

Wenigstens für Ihre Enkelin.
Torunun için hiç olmazsa.

Wo ist Ihre Enkelin jetzt?
Torununuz şu an nerede?

Vielen Dank. Wo ist Ihre Enkelin?
Torununuz nerede?- Teşekkür ettim?

Ihre Enkelin hat keine Zeit.
Torununuzun zamanı yok.

Sie wollte ihre Enkelin sehen.
Torununu görmek istedi.

Ihre Enkelin ist ein hübsches Mädchen.
Torunun çok güzel bir kızmış.

Wie Claire, Ihre Enkelin.
Tıpkı torununuz Claire gibi.

Nein, Ihre Enkelin ist sehr lieb.
Hayır, torunun çok tatlı.

Vielen Dank. Wo ist Ihre Enkelin?
Teşekkür ettim.- Torununuz nerede?

Ihre Enkelin wird den Computer bedienen.
Torununa bilgisayar alacak.

Wann sahen Sie Ihre Enkelin zuletzt?
Torununu en son ne zaman gördün?

Aber ihre Enkelin Fiona steckt hier irgendwo.
Ama torunu Fiona buralarda bir yerde.

Sie vermisst ihre Tochter und ihre Enkelin.
Kızını ve torununu özlüyor.

Sie sagt, ihre Enkelin Michelle sei unsichtbar.
Torunu Michellein görünmez olduğunu söylüyor.

Rosalie Adelaide… die einzig überlebende!- Ihre Enkelin.
Hayatta kalan tek torunun.

Aber Ihre Enkelin schien ihn sehen zu können.
Fakat torununuz… görünüşe göre onu görebiliyor.

Sie wählten weder Ihre Frau… noch Ihre Enkelin.
Karını ya da… torununu seçmedin.

Die bot an, ihre Enkelin einer Musikschule zu geben.
Torununu bir müzik okuluna kaydeden anneannesi oldu.

Sie werden uns nicht helfen, Ihre Enkelin zu finden.
Torununu bulmamıza yarayacak bir şey yazmıyor.

Ihre Enkelin kriegt alles, was man mit Geld kaufen kann.
Torununuzun, paranın alabileceği herşeye sahip olacağını size temenni ederim.

Die Frau hat ihre Tochter, und ihre Enkelin verloren.
Kadın, kızını ve torununu kaybetti.

Ihre Tochter und Ihre Enkelin warten draußen im Polizeiauto.
Kızınız ve torununu… polis arabasında bekliyor.

Ich mag ein Drape sein, aber ich liebe Ihre Enkelin.
Bir Hayta olabilirim, ama torununuzu seviyorum.

Die Nachricht erklärt, dass Ihre Enkelin einen Autounfall hatte.
Mesaj torununun bir araba kazasında olduğunu açıklıyor.