KANN NICHT LÜGEN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

yalan söyleyemem
nicht anlügen
nicht lügen
nicht belügen
kann nicht lügen
nichts vormachen

Kann nicht lügen Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ich kann nicht lügen.
Ein Bissen, und man kann nicht lügen.
Bir ısırık alan yalan söyleyemez.
Ich kann nicht lügen.
Ben… yalan söyleyemem.
Dass wer Wein trinkt, kann nicht lügen.
Şarap içen biri asla yalan söyleyemez.
Gott kann nicht lügen(Titus 1:2).
Yalan söyleyemez( Titus 1:2).
İnsanlar da tercüme ediyor
Bo war dort und kann nicht lügen.
Oradaydı, her şeyi hatırlar ve yalan söyleyemez.
Ich kann nicht lügen.
Ben yalan söyleyemem… ama evet onlar öğretti!
Ich mag süße Hintern und kann nicht lügen.
Tatlı popoları severim, yalan söyleyemem.
Ein Roboter kann nicht lügen, Andrew.
Robotlar yalan söyleyemez Andrew.
Ich mag süße Hintern und kann nicht lügen.
Şirin popoları severim ve yalan söyleyemem.
Ich kann nicht lügen.
Görünen o ki, ben söyleyebilirim, Yalan söylemem.
Ich bin Diakonin bei der Kirche, ich kann nicht lügen. Meine Güte.
Kilisede hayır işi yapıyorum, o yüzden yalan söyleyemem. Aman.
Sie kann nicht lügen. -Besonders Mom.
O yalan söyleyemez. Özellikle de annem.
Seine Kollegen sind nicht immer begeistert, denn Leander Lost kann nicht lügen.
Mutlu aşk yoktur sayın okuyucu… Çünkü; Aragon yalan söylüyor olamaz….
Ich kann nicht lügen. George Washington.
Ben yalan söyleyemem. George Washington.
Schatz, wenn sie eine tolle Frau lieben, ist alles möglich… es tut mir leid, ich kann nicht lügen!
Tatlım eğer iyi bir kadının aşkına sahiplerse her şey mümkün… Üzgünüm, sana yalan söyleyemem.
Ich kann nicht lügen. George Washington.
George Washington. Ben yalan söyleyemem.
Gott ist Wahrheit, Er wird unbestechlich bleiben und kann nicht lügen(Psalm 117,2; 1. Samuel 15,29).
Tanrı gerçektir, hiçbir zaman bozulmadan kalacaktır ve yalan söyleyemez( Mezmur 117:2; 1 Samuel 15:29).
Man kann nicht lügen, nur Geschichten erzählen.
Yalan söyleyemem çünkü masal anlatıyorum.
DNA kann nicht lügen und kann nicht verfälscht werden!
DNA yalan söyleyemez ve tahrif edilemez!
Gott kann nicht lügen oder etwas gegen sein eigenes Gesetz tun.
Tanrı yalan söyleyemez ve Sözüne aykırı davranamaz.
Ich kann nicht lügen… Aber… Ich verstehe. …um aus dieser Lage zu kommen.
Yine de, Anlıyorum. yalan söyleyemem. bir durumdan sıyrılacağım diye.
Die Kamera kann nicht lügen, aber sie kann ein Hilfsmittel zur Unwahrheit sein.
Fotoğraf makinası yalan söyleyemez, ama yalan söylenmesine yardımcı olabilir.
Gott kann nicht lügen oder getäuscht werden; deswegen war das, was Jesus glaubte und lehrte, wahr.
Tanrı yalan söyleyemez ve kandırılamaz, bu yüzden de İsanın inanıp öğrettiği şeyler gerçektir.
Er kann nicht lügen, Boss, nicht nachdem ich ihn so gekrantzt habe.
Yalan söylüyor olamaz, patron hele bir de bu şekilde Krantzlandıktan sonra. O halde sanırım seni öldürmeliyiz ve cesedini en yakın çöplüğe atmalıyız.
Seelies können nicht lügen.
Seelieler yalan söyleyemez ya.
Vulkanier können nicht lügen.
Vulkanlar yalan söyleyemez.
Seelies können nicht lügen.
Seelieler yalan söyleyemez.
Spuren können nicht lügen.
İzler yalan söyleyemez.
Ich würde ja sagen, ich freue mich,aber wir Elben können nicht lügen.
Seninle karşılaşmak büyük zevk, derdim amamaalesef Seelieler yalan söyleyemez.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0238

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce