LÜGEN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• yalan
• yalanlar
• yalanları
• yalanlarını

Lügen Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Wie Lügen.
Yalan gibi.

Dann müssen Sie besser lügen.
İyi yalanlar da var.

Ja, Lügen.
Evet, yalan.

Und Freundin.“„Lügen….
Yalanlar… ve Kız Arkadaş.

Aber lügen und.
Ve yalanlar;

Coach. Ich kann nicht lügen.
Yalan söyleyemem. Koç.

Diese Lügen zu verbreiten?
Yalanlarını yaymaya?

Nicht lügen.
Yalan değil.

Seelies können nicht lügen.
Seelieler yalan söyleyemiyor.

Filme lügen.
Filmler yalan.

Mit lügen und ouch mit wârheit.
Yalanları ve kivirmalari ile demi.

Sprüche lügen(3).
ODATV yalanları( 3).

Wir lügen nicht und vertrauen einander.
Biz yalan soylemeyiz, birbirimize guveniriz.

Auch bekannt als lügen.
Ayrıca yalan olarak bilinir.

Ich will deine Lügen nicht hören!
Senin yalanlarını duymak istemiyorum!

Aber ich konnte nicht lügen.
Ama yalan söyleyemezdim.

Ich wollte die Lügen aus ihm herausspritzen.
Yalanlarını suratına çarpmak istedim.

Du hörst all seine Lügen.
Bütün yalanlarını duyarsın.

Nicht lügen, aber vielleicht weiß er nicht alles.
Yalan değil ama belki her şeyi bilmiyordur.

Ab heute darfst Du lügen.
Bugün sen yalanlar gönder bana.

Also immer wieder lügen, und wieder und wieder.
Yani yalanlar. Sonra yine yalanlar. Sonra yine ve yine.

Aber Sie können nicht lügen, oder?
Ama yalan söyleyemezsiniz, değil mi?

Lügen die Kinder meist als Selbstschutz.
Savunma Yalanları, çocuklar genellikle kendilerini korumak için yalan söyleyebilirler.

Und ihre Hüften lügen nicht.
Yalanları dolanları olmaz onların.

Indem Wachen lügen oder Beweise verstecken. systematisch den Tod von Insassen vertuschen, Ich bin sauer.
Gardiyanların yalanları veya kanıtları saklamasıyla yaşanan… mahkum ölümlerine üzülüyorum.

Alle Kreter lügen B A.
Sevgilim kiskanirlar yalanlar anlatirlar A.

Ich sehe nicht tatenlos zu, wie meine Feinde lügen.
Düşmanlarım benim hakkımda yalanlar yayarken kayıtsız kalmayacağım.

Ich kenne ihre dreckigen Lügen und Geheimnisse.
Pis yalanlarını ve sırlarını bilirim.

Was? Du solltest besser nicht lügen.
Yalan söylemiyosan iyi edersin. Ne?

Aber wie kann ich das, wenn meine Minister lügen, konspirieren und mir die Wahrheit vorenthalten?
Ama bakanlarım bana yalanlar söyleyip gerçekleri saklarsa bunu nasıl yapabilirim?