Salzig Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Es ist salzig.
Salzig und sauer.
Tuz ve sirke.Tränen sind Salzig.
Salzig und nass!
Vielleicht ist er zu salzig.
Fazla tuzlu olabilir.Salzig bedeutet Geschmack.
Tuz tat katar.On-jo sagt, es sei salzig.
On-jo tuzlu olduğunu söylüyor.Salzig, richtig? Richtig.
Tuzlu, değil mi? Doğru.Entenconfit ist furchtbar salzig.
Ördek konfi çok tuzludur.Salzig, bitter. Süß, sauer.
Tuzlu, acı. Tatlı, ekşi.Sie sind groß, salzig und braun.
Büyük, tuzlu ve kahverengiler.Salzig, nicht zu fettig.
Tuzlu, fazla yağlı da değil.Die Kekse waren salzig, nicht wahr?
Extra salzig, wie du es magst. Gott.
Ekstra tuzlu, en sevdiğinden.- Tanrım.Das Püree ist nicht zu salzig, oder?
Püreye çok tuz koymadın değil mi?Meerwasser ist salzig. Du bist im Meer, Pinokkel.
Deniz suyu tuzludur. Denizdesin Pinoke.Das wissen wir auch. Meerwasser ist salzig.
Deniz suyu tuzludur. bunu içersin.Ein bisschen salzig, aber lecker.
Biraz tuzluydu ama gerçekten çok makbule geçti.Das Gourmet Pup ist viel zu salzig.
Şu Gurme Puppy köpekler için çok tuzludur.Ein bisschen salzig, aber sie haben wirklich gut geschmeckt.
Biraz tuzluydu ama gerçekten çok makbule geçti.Popcorn süß und salzig und Pizza!
Tuzlu, tatlı patlamış mısır ve pizza!Der See hat keinen Abfluss,deshalb ist er salzig.
Gölün dışarıya akışı yoktur,bu nedenle suları tuzludur.Er war etwas salzig, doch ich aß ihn, weil sie schlechte Laune hatte.
Biraz tuzluydu, ama yine de yedim çünkü heyheyleri üzerindedi.Ich hab nur gesagt, es ist salzig.
Tuzlu diyorum sadece. Neredeyse tadabilirsin.Er war etwas salzig, doch ich aß ihn, weil sie schlechte Laune hatte.
Biraz tuzluydu ama yine de yedim, çünkü sinirleri tepesindeydi.Das Essen Liebe Ila. heute war sehr salzig.
Bugünkü yemek çok tuzluydu. Sevgili Ila.Doch ein Großteil des irdischen Wassers ist salzig oder als Eis in Gletschern gebunden.
Ancak suyun çoğu ya tuzludur ya da buz olarak depolanmaktadır.Wissen für den Strand Darum ist das Meer blau und das Wasser salzig.
Derler ki, Deniz ondan MAVİdir, gözyaşı o yüzden tuzludur.Diese Nussbeeren, die du fandest, waren so salzig. Ich konnte nicht klar denken.
O bulduğun kabuklu yemişler çok tuzluydu ki doğru düzgün düşünemedim bile.Das meiste davon aber ist in den Ozeanen zu finden,also salzig.
Ancak bu suyun çoğu okyanus vedenizlerde bulunur, yani tuzludur.
