SCHAFFTE ES ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• başardı
• başardım
• başarmış
• başarmıştı

Schaffte es Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Und schaffte es.
Başardım da.

Dir einen Schritt entgegenzukommen. Ich schaffte es endlich.
Bir adım atmayı başardım. Sonunda sana doğru.

Dieses Mal schaffte es die Tomate.
Bu kez tombul domates başardı.

Der Deutsche schaffte es.
Alman bunu başardı….

Roberto schaffte es beim ersten Versuch.
Roberto ilk seferinde başarmıştı.

Ich hoffe, sie schaffte es.
Umarım kurtulmuştur o da.

Die Frau schaffte es, sich zu befreien.
Kadın ise kurtulmayı başarmış.

Mr. Murray schaffte es!
Bay Murray başarmış.

Ja, schaffte es, unentdeckt zu schleichen.
Evet, fark edilmeden gizlice başardı.

Dastan schaffte es.
Destan başardı.

Er schaffte es, daraus eine Waffe zu kreieren.
Onu bir silaha dönüştürmeyi başardı.

Leider schaffte es.
Maalesef başardı.

Er schaffte es alles für den Check-in und uns auch etwas Wein angeboten.
O check-in için her şeyi başardı ve aynı zamanda bize sunulan bazı şarap.

Selina schaffte es.
Selena bunu başardı.

Chris schaffte es zurück und die Show ging weiter.
Chris geri yaptı ve şov devam etti.

Was? Marty schaffte es.
Marty halletti. Ne var?

Später schaffte es Frau Jiang, China zu verlassen.
Bayan Jiang sonra Çini terk etmeyi başardı.

Areala, die erste Kriegernonne schaffte es, Adriel einzusperren.
İlk Savaşçı Rahibe Areala, Adrielı hapsetmeyi başarmıştı.

Aber er schaffte es, ins Krankenhaus zu schleichen.
Ama o bir şekilde hastaneye sızmayı başardı.

Ein Mann mit Hilfe von Bierhefe schaffte es, Furunkulose loszuwerden.
Bira mayası yardımıyla bir adam furunculosis kurtulmak için başardı.

Und schaffte es. Es war ein richtig guter Tag.
Gerçekten çok iyi bir gündü. Ve başardım.

Einer der Männer schaffte es, die Tür zu öffnen.
Şükür ki adamlardan biri kapıyı açmayı başardı.

Im Kampf schaffte es nur ein Cruiser überleben"Galactica".
Savaşta, yalnızca bir cruiser kurtulmayı başardı'' Galactica''.

Doch der Fotograf Tony Rowell schaffte es, einen hellen Lyriden zu einzufangen.
Fotoğrafçı Tony Rowell yine de parlak bir Çalgı göktaşı yakalamayı başarmış.

Doch sie schaffte es ihn zu öffnen.
Ancak onu açabilmeyi başardı.

Ich ging nicht mehr ins Pflegeheim und schaffte es, einen Job zu bekommen, wo ich Fotokopien machte.
Bakım evine gitmeyi bıraktım ve fotokopi çekerek ilk işimi bulmayı başardım.

Doch wer schaffte es dann beide(!).
Kim yaptı bunları bi de Iğdır yapsın be.

Crysalgira schaffte es schon besser.
CryptoAdSolution daha iyisini başardı.

Doch meine Mutter schaffte es, ihn davon zu überzeugen.
Ancak annem beni ikna etmeyi başardı.

Der Letzte schaffte es, sein Springmesser zu ziehen.
Son adam sustalı bıçağını çıkarmayı başarmış.

"schaffte es" nasıl bir cümlede kullanılır

Post wollte antworten, schaffte es aber nicht.

Deto schaffte es bisher, sich gegen Dr.

Bis zur Marktreife schaffte es WALT nie.

Die SPD schaffte es auf 30,4 Prozent.

Niepars schaffte es dennoch zum 0:1 einzunetzen.

Meine Freundin schaffte es daraufhin auf Anhieb.

Mein Mitstreiter schaffte es übrigens damals nicht.

Sie schaffte es unter die Top drei.

Ich schaffte es AUCH der junior-champions Schiff.

Dayo Coco schaffte es ebenfalls zum Favoriten.