Spontanen Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Spontanen Symmetriebruch.
Die häufigsten spontanen Mutationen.
En yaygın spontan mutasyonlar.Spontanen Symmetriebrechung.
Kendiliğinden simetri kırılması.Vielen Dank für den spontanen Besuch.
Ideal für den spontanen und regulären technischen Support.
Ani ve düzenli teknik destek için ideal.Du bist wirklich der Meister des spontanen Witzes.
Gerçekten anlık nüktelerin ustasısın sen.Gefahr einer spontanen heftigen Reaktion.
Kendiliğinden, şiddetli reaksiyon riski.Sagen Sie mal, macht sie immer noch ihre spontanen Angebote?
Söyle bakalım. Hala ani teklifler yapıyor mu?Risiko einer spontanen, heftigen Reaktion.
Kendiliğinden, şiddetli reaksiyon riski.Diese gemeinsame Zeit ist auch Zeit für spontanen Sommerspaß.
Bu kez birlikte spontan yaz eğlencesi için bir zaman.Möbel, die sich spontanen Bedürfnissen anpassen.
Spontan ihtiyaçları karşılayan mobilyalar.Jeder Raum in meinem Haus kann ein Ort für spontanen Tanz sein.
Evimdeki herhangi bir oda kendiliğinden dans için bir yer olabilir.Im Allgemeinen mag er keine spontanen Veränderungen und Überraschungen.
Genel olarak spontan değişiklikleri ve sürprizleri sevmez.Das Vorhandensein von Blutlinien erhöht das Risiko von spontanen Blutungen.
Kan çizgilerinin varlığı spontan kanama riskini arttırır.Es gibt keine spontanen Erektionen.
Kendiliğinden ereksiyona yol açmaz.Erlauben spontanen Gefühle durch rituelle Handlungen der Zärtlichkeit ausgedrückt werden.
Spontan duyguların ritüel sevişme eylemleriyle ifade edilmesine izin verin.Doch das sind keine spontanen Proteste.
Bunlar spontan protestolar değil.Frau des spontanen Orgasmen ausgelöst durch Parkinson Medikament.
Parkinson Ilaçları Tarafından Tetiklenen Kadının Spontan Orgazmları.Ich fange mit ein paar spontanen Witzen an.
Beim spontanen Öffnen wird die Kavität mit antiseptischen Lösungen, 3% Wasserstoffperoxid behandelt.
Spontan açılma olduğunda, boşluk antiseptik çözeltiler,% 3 hidrojen peroksit ile tedavi edilir.Es kann auch zu spontanen Blutungen.
Ayrıca spontan( kendi kendine olan) kanamalar da olabilir.Während diese Dinge sicherlich als gesund gelten, gab es viel mehr zu meinem"spontanen" Verhalten.
Bunlar kesinlikle sağlıklı olarak nitelendirilse de,“ kendiliğinden” davranışlarımdan çok daha fazlası vardı.Für eine schnelle oder spontanen Sex mit einem geliebten.
Razı hızlı veya spontan seks ile bir favori.Und wir müssen da wieder rauskommen?- Ja. Warum triffst du all diese spontanen Entscheidungen,?
Neden sen bu ani kararları veriyorsun, ve sonra onlardan kurtulmak için biz uğraşıyoruz?Eine virale Meningitis neigt zur spontanen Heilung und ist nur selten tödlich.
Viral menenjit ise kendiliğinden iyileşme eğilimindedir ve nadiren ölümcüldür.Es ist das, was Kinder tun- das vielfältige Angebot an unstrukturierten, spontanen Aktivitäten und….
Çocukların yaptığı şey bu- çeşitli yapılandırılmamış, kendiliğinden faaliyetler ve….Aszites kann zu einer spontanen bakteriellen Peritonitis führen, einer schweren Infektion.
Asit, spontan bakteriyel peritonite, ciddi bir enfeksiyona yol açabilir.Viele leute denken, dass sex aus einer spontanen lust entsteht.
Pek çok kişi cinselliğin spontan hislerle gelişmesini bekliyor.Warum triffst du all diese spontanen Entscheidungen, und wir müssen da wieder rauskommen?
Neden sen bu ani kararları veriyorsun, ve sonra onlardan kurtulmak için biz uğraşıyoruz?Jeder hat gesehen oder persönlich an der spontanen Beach-Volleyball.
Herkes görmüş ya da bizzat kendiliğinden plaj voleybolu katıldı.
