Umsonst gestorben Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Umsonst gestorben.
Boşuna öldüler.Eddy ist umsonst gestorben?
Eddy bir hiç için öldü yani?Und eine von unseren Besten ist nicht umsonst gestorben.
En iyi adamımız boşuna ölmemiş oldu.Fernando wird umsonst gestorben sein.
Fernando boşuna ölmüş olacak.Wenn doch, wären all diese Menschen umsonst gestorben.
Eğer öğrenirlerse ölen kişiler boşa ölmüş olacak.Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
menschen sterbenleute sterbenmutter starbvater starbkinder sterbenmann stirbtdad starbeltern starbenmom starbunschuldige sterben
Daha
Sind alle Menschen hier umsonst gestorben. Wenn wir jetzt versagen.
Şu anda pes edersek… herkes burada boşuna ölmüş olacak.Dennoch, eine Schande. Gute Soldaten sind umsonst gestorben.
Yine de yazık oldu. Hiç uğruna ölen askerler.Unser Team wäre nicht umsonst gestorben. Aber wenn es ihm gelingt.
Eğer orada başarılı olursa, hiçbiri boşuna ölmemiş olacak.Sonst wären dein Vater und mein Bruder umsonst gestorben.
Yoksa baban da kardeşim de bir hiç uğruna ölmüş olacak.Ich will nicht umsonst gestorben sein.
Boş yere ölmüş olmak istemem.Verdammte Scheiße. Jetzt ist meine Familie umsonst gestorben.
Hayatımı sikeyim. Ailesini hiç uğruna öldüren bir adi oldum.Und Ramse wird umsonst gestorben sein.
Ramse de bir hiç uğruna ölmüş olacak.Wenn wir von Lee nichts erfahren,ist Audreys Mann umsonst gestorben.
Leeden bilgi alamazsak,Audreynin kocası boşuna ölmüş olacak.Dein Vater ist nicht umsonst gestorben.
Baban boş yere ölmüş olmayacak.Wenn du nicht kommst, sind dein Vater und meine Schwester umsonst gestorben.
Dönmezsen baban ve kız kardeşim bir hiç uğruna ölmüş olacak.Und Jim Gordon wäre umsonst gestorben.
Ve Jim Gordon bir hiç için ölmüş olur.Aber wenn ich aufhore, dieses Ziel zu verfolgen, dann ist mein Vater umsonst gestorben.
Ama eğer bir hedefim olmazsa, babam boşuna ölmüş olur.Das kann ich… Und Kurisu ist umsonst gestorben!
Kurisu boş yere ölmüş olacak!Und wenn du Rahl aufhalten kannst, dann sind dein Vater undKahlans Schwester nicht umsonst gestorben.
Rahlı durdurabilirsen baban veKahlanın kız kardeşi bir hiç uğruna ölmemiş olacaklar.Also sind Hunter und Renko umsonst gestorben?
Hunter ve Renko boşa öldü yani?Also schnapp dir, was du brauchst, und lass uns von hier verschwinden, odersonst wird Luke umsonst gestorben sein.
Bu yüzden ihtiyacın olan şeyleri al daburadan gidelim. Yoksa Luke bir hiç uğruna ölmüş olacak.Dennoch, eine Schande.Gute Soldaten sind umsonst gestorben.
Tun Sie es für Ihre Tochter, damit sie nicht umsonst gestorben ist.
Kızınız için yapın. Bir hiç uğruna ölmemiş olsun.Klopft ihn weich. Damit mein Partner nicht umsonst gestorben ist.
Bu adamı konuşturun ki ortağım bir hiç uğruna ölmemiş olsun.Glauben Sie mir, wenn ich sage, dass sie nicht… umsonst starben.
İnan ki bir hiç uğruna ölmediler.Ich hasse es, einen guten Mann umsonst sterben zu sehen.
İyi bir insanın hiç yere ölmesinde nefret ederim.Weil ich nicht umsonst sterben will.
Çünkü bir hiç uğruna ölmek istemiyorum.Sorgen Sie dafür, dass dieser Engel nicht umsonst starb!
Bu melek çocuğun bir hiç uğruna ölmediğine emin ol!Ich werde sicherstellen, dass Vince nicht umsonst starb.
Vinceın bir hiç uğruna ölmediğine emin olacağım.Du sollst akzeptieren, was du am meisten fürchtest… dass deine Familie umsonst starb.
En büyük korkunun, ailenin boşu boşuna ölmesi olduğunu kabul etmeni istiyorum.
