ZWAR NICHT ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• olmasa da
• değilse de
• etmese de
• olmadığını biliyorum

Zwar nicht Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Es ist zwar nicht viel.
Çok değil gerçi.

Zwar nicht so gut wie Gleah, aber Jat mag ich lieber.
Gleah kadar sevmesem de Jati daha çok seviyorum sanırım.

Das wäre zwar nicht sportlich.
Bu pek sportmence değil ama.

Was? Du bist nie da für mich. So war es zwar nicht gedacht.
Aklımdaki şey bu değildi, ama…- Ne? Hiç arkamda olmadın.

Und zwar nicht sehr gut.
Ve çok iyi de değil.

Das meinte ich zwar nicht.
Bahsettiğim tam olarak bu değildi ama….

Und zwar nicht am Flughafen?
Havaalanında olmayan bir yere?

Das bin… ich? Ich bin zwar nicht mehr hier.
Ben, ben, ben! Bunları bilmiyorum.

Und zwar nicht nur durch dich.
Ve hepsi senin sayende değildi.

Denn die Show an sich war zwar nicht enttäuschend.
Yani işte, konserin kendisi… Hayal kırıklığı olduğundan değil de.

Es ist zwar nicht genau dasselbe.
Aynı olduğunu söyleyemem ama.

Ja. aber wir kommen schon zurecht. So haben wir uns das zwar nicht vorgestellt.
Evet, evet bu işi biz istemedik ama alışıyoruz işte.

Und zwar nicht nur mit Atmosphäre!
Sadece atmosferi ile de değil üstelik.

Es funktioniert zwar nicht, aber danke.
Gerçi hiç işe yaramadı ama yine de teşekkürler.

Das ist zwar nicht die gute Nachricht, aber sie wurde sehr alt.
Bu güzel haber değil tabii ki, çok yaşlıydı tabii..

Das verhindert Spam durch Menschen zwar nicht, aber durch Bots.
Bunu sadece, insanın spam gönderenlerini değil, botları önleyebileceğinden.

Das war zwar nicht meine Absicht.
Bu tamamen kesin değil. Benim aklımda olan.

Aber ich würde deine Version dennoch gern hören. Lennon bestätigt es zwar nicht.
Hikâyeyi senin tarafından dinlemek istiyorum. Lennon teyit etmese de.

Das sagte ich zwar nicht, aber willst du?
Bu söylediğim şey değildi gerçi ama sen yine de içmek ister misin?

Zwar nicht gerade jetzt, aber… Wir können es zusammen tun. Ich auch.
Yani şu anda olmuyor ama… Bunu birlikte yapabiliriz. Ben de öyle.

Die Wahrheit: Off-Marke Ladegeräte, die zwar nicht optimal, sind in Ordnung.
Doğrusu: Off-marka şarj cihazları, en iyi olmasa da, gayet iyi.

Es wird zwar nicht schneller sein- verkauft sich aber besser.
Hepsi satılmayabilir ama öyle daha çabuk satarsın.

Es handelt sich vor allem un einen Notfall, und zwar nicht um irgendeinen Notfall.
Bu, hepsinden öte bir acil durum, ve herhangi bir acil durum da değil.

Es ist zwar nicht unser einziger kreativer Partner, aber einer von ihnen.
Tek yaratıcı ortağımız olmayabilir, ama onlardan biri.

Das Leben mit einer Behinderung ist zwar nicht einfach, muss aber keine Tragödie sein.
Ancak, engellilikle yaşamak kolay olmasa da, trajedi olmak zorunda değildir.

Das ist zwar nicht die richtige Antwort, aber das mache ich zuerst.
Bunun doğru cevap olmadığını biliyorum… ama önce bunu yaparım.

Aber vielleicht ist es an der Zeit, weiterzuziehen. Das fällt mir zwar nicht leicht.
Galiba benim de gitme zamanım geldi. Bunu söylemek benim için kolay değil ama….

Ich sage es zwar nicht gern, aber so habe ich es mir nicht vorgestellt.
Bunu söylemek istemezdim ama hiç de düşündüğüm gibi değil.

Aber definitiv meine. Das Wichtigste war: Ich merkte, dass Catalina zwar nicht Joys Freundin war.
Ama en önemlisi… her ne kadar Catalina, Joyun bir arkadaşı değilse de… kesinlikle benim bir arkadaşım, bunu anladım.

Dies ist zwar nicht mit virus, seine Präsenz ist wahrscheinlich schädlich.
Bu virüs ile ilgili değildir, ancak varlığını muhtemelen zararlıdır.