INTERSECT ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• bilgisayar
• intersect
• kesiştiği
• kesişimi
• bilgisayarı
• bilgisayarın
• kesişiyor
• bilgisayara
• kesiştir
• kesiştiğini

Intersect Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

The Intersect can do this.
Intersect bunu yapabilir.

Where are the intersect files?
Intersect dosyaları nerede?

Intersect at any point? Okay! Do the circles!
Daireler hiç kesişiyor mu?- Tamam!

This will destroy the Intersect.
Bu Bilgisayarı yok edecek.

Because intersect was a mission.
Çünkü Intersect bir görevdi.

Maybe sometimes they intersect.
Arada kesişiyor olabilirler o kadar.

A union B, intersect with C.
A ve Bnin birleşiminin C ile kesişimi.

You're looking at the first human Intersect.
İlk insan Bilgisayara bakıyorsun. Benim.

Union A with B, intersect with C.
A ve Bnin birleşiminin C ile kesişimi.

The Intersect, FULCRUM, The Ring, Shaw, Agent X?
Bilgisayar, Dayanak, Yüzük, Shaw, Ajan X?

And all this time, the Intersect was here.
Ama Intersect bunca zamandır buradaymış.

I want my Intersect technology, and someone has stolen it.
Bilgisayar teknolojimi istiyorum ama birisi onu benden çaldı.

He found out I was the Intersect, and he left.
Bilgisayar olduğumu öğrendi ve gitti.

Possibly, the only place their worlds could intersect.
Muhtemelen dünyalarının kesiştiği yegâne yerde.

You know that Intersect project that Dad was working on?
Babamın üzerinde çalıştığı Bilgisayar projesini biliyorsun değil mi?

It is a place where many roads and many lives intersect.
Ve hayatların kesiştiği bir yer. Burası, birçok yolun.

The circles intersect at the east. I want you to go to the point where.
Dairelerin kesiştiği noktalardan doğuda olanına gitmeni istiyorum.

We have to call off the date. The Intersect was destroyed.
Randevuyu iptal etmemiz gerek. Bilgisayar yok edildi.

The Intersect was originally designed so that agents could work autonomously.
Intersect, ajanların bağımsız olarak çalışabilmeleri için tasarlandı.

Look at this map where to all of the trade routes intersect.
Bütün ticaret yollarının kesiştiği bu haritaya bakın.

I'm sorry, but the doctor believes the Intersect is overwhelming Chuck's brain.
Üzgünüm. Doktor, Bilgisayarın Chuckın zihnine baskı yaptığını düşünüyor.

Colt fed us a Trojan horse that blew up the Intersect.
Colt, Bilgisayarı patlatmak için bize Truva virüsü yollamış.

If you ever want to see the Intersect again, you will not touch anything in this room.
Eğer Bilgisayarı tekrar görmek istiyorsan bu odadaki hiçbir şeye dokunmayacaksın.

I wanna know where Bryce Larkin and the Intersect are.
Bryce Larkin ve Bilgisayarın nerede olduğunu bilmek istiyorum.

Chuck, keep everybody as far away from the Intersect room as possible.
Chuck, herkesi Bilgisayar odasından olabildiğince uzaklaştır.

The simulation suggests that the anomalies occur… where the waves intersect.
Bu benzetim dalgaların kesiştiği yerlerdeki… meydana gelen anomalileri gösteriyor.

That's one of the FULCRUM agents who ran the Intersect test on Chuck.
Bu Chucka Bilgisayar testi yapan Dayanak ajanlarından biri.

I want you to go to the point where the circles intersect at the east.
Dairelerin doğuda kesiştiği noktaya gitmeni istiyorum.

I want you to go to the point where the circles intersect at the east.
Dairelerin kesiştiği noktalardan doğuda olanına gitmeni istiyorum.

The details are classified but I'm working on the new Intersect project with Bryce.
Detaylar gizli ama yeni Bilgisayar projesinde Bryce ile birlikte çalışacağım.