IS FIXING ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

[iz 'fiksiŋ]
Fiil
[iz 'fiksiŋ]
tamir ediyor
is fixing
he fixes
is repairing
is mending
onarıyor
repairs
fixing
mends
are restoring
Birleşik fiil

Is fixing Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Tom is fixing that.
Tom bunu onarıyor.
One thing I'm good at is fixing things.
İyi olduğum tek şey birşeyleri tamir etmektir.
Tom is fixing it.
Tom bunu tamir ediyor.
Is fixing a tracheal shave?
Boyundaki traş yarasını halledebilir misiniz?
And the girls is fixing the grub.
Kızlar da yemekleri hazırlayacak.
Tom is fixing the refrigerator.
Tom buzdolabını onarıyor.
We will teach you. Yeah, this is fixing to be a big year for us.
Sana öğreteceğiz. Evet, bu düzelme bizim için büyük bir yıl olacak.
Tom is fixing the refrigerator.
Tom buzdolabını tamir ediyor.
The only thing I use my hands for is fixing another man's tie as a power move.
Ellerimi sadece başka bir erkeğin kravatını düzelterek güç gösterisi yapmak için kullanırım.
Tom is fixing something to eat.
Tom yiyecek bir şey hazırlıyor.
Linda is fixing her hair.
Linda saçını düzeltiyor.
Tom is fixing that, isn't he?
Tom bunu tamir ediyor, değil mi?
Dixie is fixing it now.
Dixie şimdi onu tamir ediyor.
Andrew is fixing some shelves in the bedroom.
Andrew yatak odasındaki bazı rafları onarıyor.
Javier is fixing the well.
Javier çeşmeyi tamir ediyor.
Tom is fixing the latch.
Tom mandalı tamir ediyor.
Mr. McEwen is fixing a stuck key.
Bay McEwen sıkışmış bir anahtarı düzeltecek.
Tom is fixing the car.
Tom arabayı tamir ediyor.
Okay, um, so, while White Josh is fixing the garbage disposal, why don't you and I catch up?
Peki, Beyaz Josh çöp öğütücüsünü tamir ederken, Neden ikimiz laflamıyoruz?
Mum is fixing the sink.
Anne lavabo tamir ediyor.
Mum is fixing the sink.
Annem musluğu tamir ediyor.
Ethan is fixing the drain.
Ethan su giderini tamir ediyor.
Sami is fixing the lighting.
Sami aydınlatmayı tamir ediyor.
Newbie is fixing my spelling.
Çaylak imla hatalarımı düzeltiyor.
Jimmy is fixing our summer cottage.
Jimmy yazlık evimizi tamir ediyor.
Kovac is fixing your water heater?
Kovac, su ısıtıcını mı tamir ediyor?
Oh, Alex is fixing the garbage disposal.
Oh, Alex çöp makinesini tamir ediyor.
Yeah, this is fixing to be a big year for us. We will teach you.
Sana öğreteceğiz. Evet, bu düzelme bizim için büyük bir yıl olacak.
The programmer is fixing a technical problem with the computer server.
Programcı, bilgisayar sunucusu ile ilgili teknik bir problemi düzeltiyor.
Well, I.T. is fixing the website, but it will be down for about three days.
Bilgi-işlem teknoloji elemanları siteyi düzeltecekler- fakat site 3 gün kapalı kalacak.
Sonuçlar: 31, Zaman: 0.0438

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce