Bir rakibin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Şimdi bir rakibin var.
Bir rakibin tanınması.
Ayrıcalıklı bir rakibin var. Senin, nasıl söylesek.
Bir rakibin var gibi görünüyor, John.
Senin, nasıl söylesek ayrıcalıklı bir rakibin var.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Isimlerle kullanım
Bir rakibin saklanması gereken en iyi yer neresidir?
Bir rakibin saklanması gereken en iyi yer neresidir?
Yasuo, Atılgan Kılıçı zaten işaretlediği bir rakibin üstünde kullanamaz.
Bir rakibin olursa hoşuna gidebileceğini düşündüm.
Knockout Yakın muharebe saldırıları bir rakibin hızını ve güç modlarını kısa süreliğine devre dışı bırakır.
Bir rakibin refahı veya hasta olanlar için bir dua olabilir.
Bu, poker gibi oyunlardan farklıdır; örneğin, bir rakibin hangi kartları tuttuğunu bilmiyorsunuz.
Eğer bir rakibin varsa, bir şeyi göz önüne alman lazım.
Alan adını temelde bir rakibin işini bozmak için kaydettirmiş olmanız; veya.
Kennen bir rakibin içinden ilk geçtiğinde 40 enerji geri kazanır.
( iii) alan adını esasen bir rakibin işlerine zarar vermek amacıyla kayıt ettirmiş olduğunuz durumlar; veya.
O zaman bir işteki bir rakibin bir diğerindeki rakibi etkilemek, saldırmak veya ortadan kaldırmak için değer zincirinde bulunan bir basamaktaki pozisyonunu kullanması mümkün hâle gelir.
Her oyunda ve dümende… her zaman bir rakip ve her zaman bir kurban vardır.
Seni bir rakip olarak görmek istemem.
Bir rakibim var, rekabetten çıkmanı istiyorum.
Bir rakip için hiçbir sıkıntısı yok öyle değil mi?
Her zaman bir rakip için çalıştığını düşündüm.
Bu Sınıf A gücünde bir rakip, ama zayıf bir noktası var.
Başka bir rakip göremiyorum.
Simon Phoenix bir rakibi oldugunu biliyor.
Bir rakip olarak onlara saygı duyuyoruz.
Görünürde bir rakip yok.
Yarış dışına çıkarmanızı istediğim bir rakibim var.
Oynadığımız bir rakibe karşı Bahis.