BIR YEM ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Isim
Köder
yem
tuzak
zokayı
Futter
yem
yemek
yiyecek
gıda
astar
besleme
mamayı
beslenme
mama
yemler
Attrappe
sahte
mankeni
bir yem

Bir yem Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bir yem.
Einen Köder.
Bu bir yem.
Es war ein Köder.
Bir yem gerekecek.
Ich brauche einen Köder.
Bu bir yem.
Das ist ein Köder.
Bu nasıl bir yem?
Was ist das für ein Köder?
O bir yem.
Ist der Lockvogel.
Bu kitap bir yem.
Dieses Buch ist der Köder.
Göz kurtçuklarıyla birlikte Karen için bir yem.
Sie und ihre Augenwürmer sind der Köder für Karen.
Bu bir yem.
Es ist eine Attrappe.
Oradakiler sadece bir yem!
Diese Krieger sind nur Attrappe.
Bana bir yem lazım.
Ich brauch Köder.
Grand Fisherı çekmek için bir yem sadece.
Er ist nur der Köder, der den Grand Fisher anlockt.
Bana bir yem lazım.
Ich brauche Köder.
Biliyor musun, Caleb, harika bir yem taktım.
Weißt du, Caleb, ich kann ganz gut Köder anbringen.
Bize bir yem lazım.
Wir brauchen einen Köder.
Köprünün sonunda fareler için bir yem koyulur.
Am Ende der Brücke ist ein Köder für Mäuse gelegt.
Aile bir yem.
Die Familie ist der Köder.
Kardeşiniz Kraliçe Constanzanın hastalığı bir yem.
Die Krankheit Eurer Schwester Constanza ist der Köder.
Elinde bir yem var.
Ihr habt einen Lockvogel.
Küçük balıklar için Ne kadar parlak ve çekici bir yem.
Köder für ein bisschen Fisch. Ein schöner, glänzender.
Bize bir yem lazım.
Wir brauchen nur einen Köder.
Georgieye söyle ben bir vantrologum, bir yem değil.
Sag Georgie, ich bin Bauchredner, kein Lockvogel.
Southall bir yem. Hepsi bu.
Southhall ist nur ein Lockvogel.
Ancak fazla besleme yapmayın,kanıtlanmış uygun bir yem vermeye çalışın.
Überfüttern Sie jedoch nicht, versuchen Sie, geeignetes,bewährtes Futter zu geben.
Sana yeni bir yem vereyim.
Ich mach' dir'n neuen Köder dran.
Ona bir yem yeter dedim ama Bay Kidow çok işgüzar olabiliyor.
Ich habe gesagt, ein Lockvogel reicht, aber Kidow ist eigen.
Southall bir yem.
Southhall ist nur ein Lockvogel.
Bunu bir yem olarak kullanır, onları üstümüze çekeriz.
Wir benutzen sie als Köder, um ihr Flaggschiff von Pahvo wegzulocken.
Çocuklar, bana bir yem lazım.
Leute, ich brauch Köder.
Çünkü bir yem olmadan tuzak pek tuzak sayılmaz değil mi?
Denn ohne den Köder, nun ja… ist eine Falle nicht wirklich eine Falle, nicht?
Sonuçlar: 136, Zaman: 0.0323

Farklı Dillerde Bir yem

Kelime çeviri

S

Bir yem eşanlamlıları

tuzak

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca