Dallar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Dallar güzelmiş. Jurek?
Aynı ağaçtan yeni dallar.
Ve dallar, ve kabuklar.
Yeşil rüzgar ve yeşil dallar.
Kayıp dallar. Mavi ev.
Güzel çiçekli açelya dallar.
Hasta dallar derhal kesilip alınır.
Dekorasyon/ Mağaralar/ Dallar/ Taşlar.
Yapraklar, dallar, çamurlu tekerlekler.
Ancak ne hızlı koşma ne de dalgalanan dallar yardım etmedi.
Kökleri ve dallar çeşitli ağaçlar;
Dallar, ağaçlar ve yayınlanmamış tasarım.
Bununla birlikte, sağlıklı dallar da biraz kesilmelidir.
Dallar ve yağmur vuruyor kitaplığın penceresine.
Kışta bir ağaç,soğukta sallanan dallar, falan filan.
Gümüşten dallar, altından bir gövde ve inci meyveler!
Ancak ne hızlı koşma ne de dalgalanan dallar yardım etmedi.
Gümüşten dallar, altından bir gövde ve inci meyveler!
Sonuçta yemyeşil bir ağaç yapmak için bu tür dallar( 60 adet) vardır.
Gümüşten dallar, altından bir gövde ve inci meyveler!
Bu kütükleri, yapraklar, geçen yılki ot,dal parçaları ve dallar olabilir.
Küçük dallar( mümkün olduğunca yumuşak, hoş bir şekle dikkat edin).
Daha sonra, bu teller basit dallar oluşturarak ayrıldı.
Dallar veya daha büyük yaprak çuvalları, kendi başınıza imha edilmelidir.
Doğal bir etki için, çapı en az 2-3 cm olan sert dallar seçin.
Tüm kesilmiş dallar ve toplanan yapraklar yakılmalıdır.
( C) aCC ve RP3 motor nöronlardan gelen dendritik dallar geniş çakışma gösterir.
Bu olmadan, dallar olgunlaşan meyvelerin ağırlığı altında kırılabilir.
Güçlü bir motor ve nispeten kullanışlı bir tank:Benzinli budayıcılar ayrıca güçlü dallar oluşturur.
Genç dallar kıllı veya kel olabilir, üçüncü yıldan beri keldirler.