HAPSE GIRDI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

ins Gefängnis
waren im Knast
in Haft
gözaltında
hapiste
tutuklu
cezaevinde
hapsediliyorlar
hapishanede
hapis cezasına çarptırılmıştı
im Gefängnis

Hapse girdi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ve hapse girdi.
Und wanderte ins Gefängnis.
Aşkı uğruna hapse girdi.
Ins Gefängnis für die Liebe.
Ayrıldınız, o hapse girdi ve aranız tamamen düzeldi.
Ihr habt euch getrennt, er ist im Gefängnis und alles ist prima.
Oscar suçlandı ve hapse girdi.
Oscar musste ins Gefängnis.
Oğlu hapse girdi.
Ihr Sohn ist im Gefängnis.
Polisler yüzünden hapse girdi.
Sie war im Knast wegen der Cops.
Bu yıl yine hapse girdi. Sanmıyorum.
Er ist seit einem Jahr wieder im Knast.- Denke nicht.
Komplo kurulduğu için hapse girdi.
Er kam wegen"Heimtücke" in Haft.
Biri de hapse girdi.
Jemand anderes musste ins Gefängnis.
Carlyle altı yıl önce hapse girdi.
Carlyle kam vor sechs Jahren in Haft.
Bunun için hapse girdi. Evet.
In den Knast gegangen.- Ja, und er ist dafür.
Ağabeyim daha azı yüzünden hapse girdi.
Mein Bruder saß für weniger im Gefängnis.
Kişi ise hapse girdi.
Und 30 sind im Gefängnis.
Babam annemi öldürme suçundan hapse girdi.
Mein Vater kam für ihre Ermordung ins Gefängnis.
Evet Devon hapse girdi.
Stimmt, also geht Devon ins Gefängnis.
Babam annemi öldürme suçundan hapse girdi.
Mein Vater kam für den Mord an ihr ins Gefängnis.
Katil Kane tekrar hapse girdi ve hepimizin gazetede resmi çıktı.
Killer Kane saß für immer im Gefängnis und unsere Fotos erschienen in der Zeitung.
Ve Don doğruca hapse girdi.
Don wanderte direkt ins Gefängnis.
Camin ablasının oğlu bizimle kalıyor… çünkü annesi yine hapse girdi.
Der Sohn von Cams Schwester ist bei uns, weil sie wieder im Knast ist.
Ben birlikte hapse girdi.
Wir waren im Knast zusammen.
De kocası bir ata doping yaptığı için hapse girdi.
Kam ihr Mann wegen Pferdedopings ins Gefängnis.
Demek sonunda hapse girdi.
Sie kam wohl endlich ins Gefängnis.
Sayende gaddar ve kötü insanlar ya öldü ya da hapse girdi.
Brutale, böse Menschen sind durch Sie tot oder im Gefängnis.
Sonra barodan atıldı…,kısacası hapse girdi, 80lerin ortalarına kadar ünlü bir davacıydı.
Der prominente Anwalt verlorMitte der 80er seine Zulassung und war kurz in Haft.
Kısa süre sonra Keating hapse girdi.
Keating kam kurz darauf ins Gefängnis.
Ünlü biriydi. Barodan atıldı ve hapse girdi. 1980lerin ortalarına kadar davalarla geçinen.
Der prominente Anwalt verlor Mitte der 80er seine Zulassung und war kurz in Haft.
Petkayı yakaladım ve hapse girdi.
Petka erwischt und ins Gefängnis gesteckt.
Ve bu yüzden hapse girdi.
Er musste dafür ins Gefängnis.
Fakat Desmond yolunu şaşırdı ve bir süreliğine hapse girdi.
Aber Desmond kam vom rechten Weg ab und endete für eine Weile im Gefängnis.
Sonra soyguncular hapse girdi.
Dann gingen die Räuber ins Gefängnis.
Sonuçlar: 135, Zaman: 0.0402

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca