IHTIMALI VARSA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

eine Chance gibt
bir şans vermek
bir fırsat vermek
Chance besteht

Ihtimali varsa Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Mesela bir insanın ölme ihtimali varsa?
Wenn eine Person sterben könnte.
Çatışma ihtimali varsa mutlaka o çatışmayı yaratıyor.
Wenn es einen Konflikt zu erschaffen gibt, erschafft sie ihn.
Fakat efendim, hayatta kalma ihtimali varsa.
Aber Sir, wenn die Chance besteht, dass sie noch leben.
İşe yarama ihtimali varsa, bunu yapmak istemez misin?
Wenn eine Chance besteht, dass es funktioniert, wollen Sie sie nicht nutzen?
O sıvının bizi insan yapma ihtimali varsa.
Wenn nur die geringste Chance besteht, dass wir Menschen werden.
Eğer burada olma ihtimali varsa onu bulmam lazım. Sadece….
Wenn es eine Chance gibt, dass sie hier ist, muss ich sie finden. Ich….
Efendim, eğer Bay Geissın bu partiye gelme ihtimali varsa.
Sir, wenn es eine Möglichkeit gibt, dass Mr. Geiss auf diese Party geht.
Ablamın hayatta olma ihtimali varsa, onu bulacağım.
Lebt meine Schwester noch, finde ich sie.
Başlangıç için güzel bir nokta eğer aramızda gerçek bir şeyler olma ihtimali varsa.
Das ist doch ein guter Anfang, wenn es für uns eine Chance geben soll.
Aşağıda yardım bulma ihtimali varsa bana uyar.
Wenn es eine Chance auf Hilfe gibt, ergreife ich sie.
Sağ olma ihtimali varsa ne yapman gerektiğini biliyorsun.
Sie wissen, was Sie tun müssen, wenn es eine Chance gibt, dass sie lebt.
Ha Hye-wonu biraz daolsa CEO yapma ihtimali varsa hazırlıklı olmalıyız.
Müssen wir vorbereitet sein. dassJD Law Ha Hye-won als CEO einsetzt, Wenn die Chance besteht.
Kardeşinin kötü şöhretini biz de biliyoruz. Ancak o yüzüklerin lanetimizi kırmamıza yardım etme ihtimali varsa.
Wir kennen alle den Ruf deines Bruders, aber wenn es nur eine Chance gibt, dass wir durch die Ringe Kontrolle über unseren Fluch bekommen.
Kimliğimi teşhis etme ihtimali varsa başka yolu yoktu.
Wenn er mich hätte identifizieren können, gab es keinen anderen Weg.
İşi etkilemesi ihtimali varsa bilmeli. Söylemeli miyim?
Sollte ich es ihm sagen? Wenn es das Geschäft beeinflussen könnte, dann ja?
Sadece… Eğer burada olma ihtimali varsa onu bulmam lazım.
Ich… Wenn es eine Chance gibt, dass sie hier ist, muss ich sie finden.
Eğer bu planın işe yarama ihtimali varsa o da ikinizin ortak çalışmasıyla olacaktır.
Wenn dieser Plan Erfolg haben soll, brauchen wir lhre Unterstützung.
Hextechi silaha dönüştürme ihtimali varsa mutlaka değerlendirmeliyiz.
Wenn Hextech als Waffe eingesetzt werden kann, müssen wir das haben.
Bu küçük hayalinin gerçek olma ihtimali varsa bu klanları koruyan büyük bir güç olacaktır.
Wenn an Ihrem kleinen Hirngespinst irgendetwas dran sein sollte, dann werden all diese Klans bestimmt von ganz oben beschützt.
Eğer birinin burada Kilikyayı feda ettiği ihtimali varsa… Bu soruşturmayı ölü insanlara borçluyuz.
Wir schulden es den Toten, das zu untersuchen. Besteht die Möglichkeit, dass jemand hier Kilikien verriet.
Gökhanın oynama ihtimali varmış ama kesin değil yine de.
Zidane hat Chancen, zu spielen, das ist aber keineswegs sicher.
Henüz cesedini bulamadılar, hâlâ hayatta olma ihtimali var yani.
Sie haben bis jetzt ihre Leiche nicht gefunden, also besteht die Chance, dass sie am Leben ist.
Sana bulaşma ihtimali vardı.
Du hättest dich infiziert haben können.
Bilginiz olsun, hafif bir patlama olması ihtimali var.
Es gibt vielleicht'ne kleine Explosion.
Bir anlaşma gerçekolamayacak kadar iyi görünüyorsa, durum böyle olma ihtimali vardır.
Wenn ein Deal zu gut ist,um wahr zu sein, besteht die Chance, dass dies der Fall ist.
Ya da düşük ihtimali vardır.
Oder kleinere Wahrscheinlichkeit hat.
Yukarıdaki yöntemlerin tümü işe yaramazsa, mikrofonunuzun fiziksel olarak zarar görme ihtimali vardır.
Wenn alle oben genannten Methoden nicht funktionieren, besteht die Möglichkeit, dass Ihr Mikrofon physisch beschädigt ist.
Üçünün de vadesinde ödenmeme ihtimali vardır.
Ich werde die Möglichkeit haben alle drei zu verkosten.
Kendilerini öldürebilme ihtimali vardı.
Möglichkeit hatte, sich umzubringen.
Chromebookunuz tamamen boşaldığında, anında şarj olmama ihtimali vardır.
Wenn Ihr Chromebook vollständig entladen ist, besteht die Möglichkeit, dass es nicht sofort aufgeladen wird.
Sonuçlar: 378, Zaman: 0.0475

Kelime çeviri

S

Ihtimali varsa eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca