Plân Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
İşte plân budur.
Plân ne olacak?
Tabii, evet. Güzel plân.
Plân nedir patron?
Ortada plân falan yok.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
arka plandaharika bir planbüyük planlarıbir eylem planıbüyük bir planınön plandaen iyi planhormonal arka plantüm planlariyi planlanmış
Daha
Plân deniyor buna işte.
Kusursuz plân yoktur.
Bu plân hoşuma gitti.
İşte plân.- Pekâlâ.
Plân işte bildiğimiz?
Şey… Kusursuz plân yoktur.
Plân yapalım o zaman.
Ama, bir gün, bir plân kurdum.
Plân nedir, Kimosabe?
Ama günün birinde bir plân kurdum.
Yani plân en azından öyle.
Gerçekten şükran günü için plân yapıyorum.
Bu plân işe yarayacak Cal.
Düşündüğün harika plân nedir onu söyle.
Plân işe yaramayacak.
Sevgili Nedsky. Plân değişti, eski dostum.
Plân böyle, değil mi?
Anlaşılan o da bizim için plân yapmış, o yüzden.
Plân yapmak ona göre değil.
Asıl plân Steini kurtarmaktır.
Plân ve destek olmadan gitti.
Bu plân işe yarayacak Cal.
Plân işe yaramazsa onu öldüreceksin.
Derin plân yaptığınıza bahse girerim?
Plân, bir adım önde olmak değil evlat.