Plân Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Plân değişti.
Tamam, yeni plân.
Plân değişikliği.
Merhaba, plân değişti.
Plân değişikliliği.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
arka planbir eylem planıharika bir planbüyük planlarımükemmel bir planacil durum planıön plandastratejik planen iyi plangelecek planları
Daha
Deacon, plân değişti.
Plân yaparken ikimiz için yapıyorum.
Geleceğe dair plân yapıyor musun?
Bu plân işe yarayacak Cal.
Sana söyledim, bu plân berbattı.
Ama plân bu değildi.
Suç ortağını ölü ele geçirirseniz plân işe yaramaz.
Bu plân değişikliği neden Rip?
Hayır. Hayır, plân böyle değildi.
Plân değişikliği de ne demek oluyor?
Sevgili Nedsky. Plân değişti, eski dostum.
Plân yapmıyorken dinlenemeyeceksin diye korktum.
Mm, oradan, yakın plân, güzel fotoğraflar çeker.
Bu aşamada henüz genel bir ekonomik plân yoktur.
Derin plân yaptığınıza bahse girerim.
Tanrı aşkına! Hayatında bir kez olsun plân yapamaz mısın?
Bu pis plân tutar mı tutmaz mı?
General, burayı patlatıp çıkmak için plân yaptığımda yardımınız gerekecek.
Burada plân değişikliği oldu, Eddie.
Ayin esnasında Veliaht Prensi öldürmek için plân yapıldığına dair bir bilgi aldık.
Bu akşam plân yapma demek için aradım seni.
Plân plândır. Ben asiyim, anarşist değil.
Şu an en iyi plân Mikhailin SVRdan çaldığı dosyaları bulmak.
Plân uygulamaya konulalı 13 yıl oldu'' diye kendi kendine mırıldandı Geum-ja.
Birkaç plân indirdim Corvadt binasının haritasını, ofisi gösteriyor.