Su altındaki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Su altındaki sır.
Geheimnis unter Wasser.Kekova şehri, su altındaki harabeler.
Kekova City, Ruinen unter Wasser.Su Altındaki Güzellik.
Schönheit unter Wasser.Kekova şehri, su altındaki harabeler.
Die Stadt Kekova, die Ruinen unter Wasser.Su altındaki balıklar.
Die Fische unter Wasser.Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
alt katta
alt kısmı
alt tarafı
toprak altındaalt sırt
büyük baskı altındabüyük tehlike altındaderi altınaalt çizgi
alt yarısı
Daha
Oğlum bu aşamada su altındaki her şeyle çok ilgiliydi.
Mein Sohn war zu diesem Zeitpunkt sehr an allem unter Wasser interessiert.Su Altındaki Restaurant.
Restaurant unter Wasser.Özellikle yerel bir nehirde su altındaki yüzmeyi sevmek zorunda kaldı.
Besonders er musste schwimmen unter Wasser in einem lokalen Fluss.Su altındaki uygarlık.
Zivilisationen unter Wasser.Operasyona karar vererek,bakıcılar muhtemel'' su altındaki'' taşlardan haberdar olmalıdırlar.
Fürsorgliche Besitzer, die sich für die Operation entscheiden,sollten über die möglichen"Unterwasser" -Steine Bescheid wissen.Su altındaki görünüşü.
Wie es unter Wasser aussieht.Beni gerçekten su altındaki bir konteynıra mı sokacaklar?
Die setzen mich unter Wasser in einen Metallbehälter?Su Altındaki Garip Ses.
Seltsame Geräusche unter Wasser.Ekipler, mağaraya, su altındaki kısımların ötesinde bir giriş yolu arıyorlar.
Su altındaki görüş çok net.
Die Sicht unter Wasser ist glasklar.Her türlü toprakta, su altındaki topraklarda ve zorlu iklime sahip bölgelerde kullanılabilir.
Kann auf jedem Boden, auf überfluteten Böden und in Regionen mit schwierigem Klima verwendet werden.Su altındaki ilginç hayvanlar.
Faszinierende Tiere unter Wasser.Kuklalar su altındaki bambu çubuklarıyla hareket ettiriliyor.
Die Figuren werden mit unter Wasser verlaufenden Bambusstangen bewegt.Su Altındaki Gizemli Dünya.
Die geheimnisvolle Welt unter Wasser.Su altındaki canlı varlıkları yok ediyor.
Lebewesen unter Wasser werden dadurch vollkommen zerstört.Beni su altındaki basınçlı metal bir konteynıra mı sokacaklar?
Die setzen mich unter Wasser in einen Metallbehälter?Sonar, su altındaki nesneleri algılamak için kullanılan bir cihazdır.
Sonar ist ein Verfahren zur Ortung von Gegenständen unter Wasser.Beni su altındaki basınçlı, metal bir kutuya mı tıkacaklar? Sahi mi?
Die setzen mich unter Wasser in einen Metallbehälter? Ist das ein U-Boot?Su altındaki tüm ayrıntılar, balıkların nerelerde gizli olduğuna ilişkin önemli ipuçları verir.
Alle Unterwasser Details liefern Ihnen wichtige Hinweise dahingehend, wo sich der Fisch versteckt haben könnte.Su altındayken karanlıkta parlarlar.
Unter Wasser leuchtet sie im Dunkeln.Su altına kafanı sokarsan belki hissedersin.
Indem du deinen Kopf unter Wasser hältst.Su altında olmak gibiydi.
Es war wie Unterwasser.Tamamen su altına dalmalısın.
Sie müssen ganz unter Wasser sein.Su Altında Nefes Almanın 5 Yolu.
Wege Unterwasser zu atmen.New Yorku su altından vuracaklar.
Sie werden unter Wasser angreifen.
