TAKMASI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• tragen
• trägt

Takması Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Takması da zor değil.
Anbringung war auch nicht schwer.

Hepsinin fes takması lazım.
Eigentlich müssten die'n Fez tragen.

Takması ve indirmesi kolaydır.
So erleichtert er das Tragen und Entleeren.

Herkesin yüzük takması müstehabdır.
Dass jeder seinen Ring tragen solle.

Barack obamanın 300 dolarlık saat takması.
Barack Obama trägt eine Armbanduhr für 400 Dollar.

Toplumun da takması gerekir.''.
Und das muss auch die Gesellschaft tragen.".

Takması, zincire göre çok daha kolay.
Im Vergleich zur Kette ist der Gurt wesentlich leichter.

Saatler boyunca bile takması rahat.
Auch über Stunden hinweg bequem zu tragen.

KONFOR: Takması kolaydır, unutmak için çok hafif; 5/ 5.
COMFORT: Leicht zu tragen, so leicht, dass Sie es vergessen 5/ 5.

Gün gelir, iyi adamın maske takması gerekir.
Es kommt Zeit wo guter Mann Maske tragen muss“.

Maske takması gerektiğini söylemiş. Sınıfındaki çocuklardan biri.
Ein Kind hat zu ihm gesagt, er müsste eine Maske tragen.

Biliyorsun, onun aslında bir yüzük takması lazım.
Wissen Sie, er sollte wirklich einen Ring tragen.

Takması çok rahat, ayaklarınız her zaman rahat ve kolay olacak.
Sehr angenehm zu tragen, Ihre Füße werden immer bequem und einfach sein.

Başka kadınların mücevher takması gibi Bifolux takıyor.
Sie trägt Bifolux, wie andere Schmuck tragen..

Artık Barbie olmadığı için… birinin yıldızı takması lazım.
Jetzt, wo Barbie fort ist, muss jemand den Stern tragen.

Hangi parmağında yüzüğü takması ve bunun anlamı nedir?
An welchem Finger soll ein Ring getragen werden und was bedeutet das?

Kendini bile takması kolaydır, sadece düz bir duvara ihtiyacınız vardır.
Einfach selbst zu befestigen, Sie brauchen nur eine flache Wand.

Barbie de gittiğine göre o yıldızı birinin takması gerekiyor.
Jetzt, wo Barbie fort ist, muss jemand den Stern tragen.

İçeride güneş gözlüğü takması gereken bir adam için fena değil.
Nicht schlecht für einen Mann, der im Haus eine Sonnenbrille tragen muss.

Geçmiş yaşamdaki lanetten korunabilmesi için günümüzde muskayı takması gerek.
Phoebe muss das Amulett tragen, damit sie vor dem alten Fluch geschützt ist.

Her çocuğun şapka takması gerektiğine dair herhangi bir söz var mı?
Gibt es irgendeine Erwähnung, dass jeder Junge sollte eine Mütze tragen?

Ameliyattan sonra hastanın 2 ay boyunca korse takması gerekir.
Nach der Operation muss der Patient für 2 Wochen ein Korsett tragen.

Gösteriler sırasında polisin maske takması ve ateşli silahlar kullanması yasaklanacak.
Verbot für die Polizei, Masken zu tragen und Verwendung von Schusswaffen bei Demonstrationen.

Unutmayın: Çocuğunuzun işitme cihazını gün boyunca takması önemlidir.
Das Wichtigste ist, sicherzustellen, dass Ihr Kind die Hörgeräte den ganzen Tag über trägt.

Birinin bu hanımın beynine dikiz aynası takması lazım çünkü geri viteste düşünüyor.
Jemand muss dem Verstand dieser Dame einen Rückspiegel verpassen, denn sie denkt rückwärts.

Orijinal kilitleri ve tüm anahtarları tutması ve taşırken tekrar takması gerekir.
Er muss die ursprünglichen Schlösser und alle Schlüssel aufbewahren und bei Auszug wieder einsetzen.

Küçük yaşlarda gözlük takması gereken çocuklar düzenli check-up yaptırmak zorundadırlar.
Kinder, die von da an eine Brille tragen müssen, sollten weiterhin zu regelmäßigen Kontrolluntersuchungen.

Bu yüzden onlara, özellikle okyanus ve karda koruyucu filtresi olan gözlükler takması önerilmektedir.
Deshalb wird das tragen einer Sonnenbrille mit einen Schutzfilter empfohlen, besonders am Meer oder im Schnee.

Showrunner Steven Moffat, Matt Smithin, bir papyon takması için Eleventh Doktorun arzusuna itiraz etti.
Showrunner Steven Moffat widersprach dem Wunsch von Matt Smith für den Elften Doktor, eine Fliege zu tragen.

Orijinal HP mürekkep kartuşları, kolaylıkla bulunabilir ve seçmesi, değiştirmesi ve takması kolaydır.
Original HP Tintenpatronen sind überall erhältlich und einfach auszuwählen, auszuwechseln und zu installieren.