YALANLA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Yalanla Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yalanla yaralanmış.
Lüge verletzt.
Doğruluk yalanla,?
Wahrhaftige“ Lüge?
Yalanla Para Kazanmak.
Mit Lügen Geld verdienen.
Savaşlar yalanla başlar.
Kriege beginnen mit Lügen.
Yalanla nasıl yaşar?
Wie lebt man mit einer Lüge?
Bu insanlar yalanla iş yapıyor.
Diese Leute handelten mit Lügen.
Yalanla ne alakası var?
Was hat das mit Lügen zu tun?
Aldatma ve yalanla ilgili ayetler.
Sprüche über Lügen und Intrigen.
Yalanla kardeş olmuşlar.
Lügen bei (Geschwister)streitigkeiten.
Bunca yıl bu yalanla yaşadım.
Jahrelang habe ich diese Lüge gelebt.
Bu yalanla daha fazla yaşayamam.
Ich ertrage diese Lüge nicht mehr.
Sonraki iki yıl yalanla doluydu.
Die nächsten zwei Jahre waren voller Lügen.
Yalanla bir ilişkiye başlanır mı?
Eine Beziehung mit Lügen beginnen?
Bu evlilik yalanla iyi başlıyor.
Toll, die Ehe beginnt mit einer Lüge.
Korumak… zorunda kaldık. Onu yalanla.
Aufrechterhalten… diese Lüge. Wir mussten sie.
Gerçek yalanla karıştırılır.
Wahrheit wird mit Lüge vermischt.
Eğer bir şey biliyorsan ve onlara söylemezsek bu da yalanla aynı anlama gelir.
Wenn du etwas weißt und wir das nicht sagen, dann ist das so wie lügen.
Şu anda yalanla ne kazanabilirim ki?
Was hätte ich davon, jetzt zu lügen?
Yalanla gerçeği birbirinden ayırmadan.
Die Wahrheit von der Lüge getrennt werden.
Şiddet ve yalanla ayakta durmaktadır.
Es ist ein Aufruf aufzustehen gegen Gewalt und Lüge.
Yalanla dolanla bu ilişkiyi mahvettin.
Tja die Beziehung hast Du durch die Lügerei vermasselt.
Dinimizce kötü zan, yalanla aynı sayılmış ve yasaklanmıştır.
Auch üble Nachrede, Verleumdungen und Lügen sind untersagt.
Yalanla gerçek arasındaki farkı bilmeyip sadece gerçeği bilen kişi aptaldır.
Aber nicht den Unterschied zwischen Lügen und Wahrheit. Denn er ist ein Narr, der nur die Wahrheit kennt.
( George Aiken) Şiddet ancak yalanla gizlenebilir, yalan ise ancak şiddetle sürdürülebilir.
Gewalt kann nur durch Lüge verschwiegen und Lüge nur durch Gewalt beibehalten werden.
Sizin yalanla gerçek arasındaki farkı anlayabilen yeteneğinizi nasıl kazandınız,?
Dass Sie die Gabe haben in der Lage zu sein, zwischen Wahrheit und Lüge zu unterscheiden?
Ve Ahmet yalanla başlıyor hayata.
Simenon begann das Leben mit einer Lüge.
Onu yalanla… zorunda kaldık. korumak.
Aufrechterhalten… diese Lüge. Wir mussten sie.
Gerçeğin, yalanla bezenen ince örtüsüdür.
Die Wahrheit ist ein Fernglas, dessen Randunschärfen Lügen sind.
Onu yalanla… korumak… zorunda kaldık.
Aufrechterhalten… diese Lüge. Wir mussten sie.
Diğeri yalanla kazanacak bir şeyi olmayan genç bir kadın tarafından.
Der andere von einer jungen Dame, die nichts davon hat zu lügen.
Sonuçlar: 53, Zaman: 0.0235

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca