YOLCULUĞA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Reise
• Fahrt
• verreist
• Ausflug
• die Zeitreisen
• Expedition

Yolculuğa Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Kutsal yolculuğa.
Heilige Reisen.

Yolculuğa kesinlikle değdi.
Das war die Reise wert.

Sonra bu yolculuğa.
Nach dieser Reise-.

Bu yolculuğa değerdi.
Es war die Reise wert.

O kesinlikle bu yolculuğa değdi.
Sie war die Fahrt wert.

Bu yolculuğa beni de götür!
Mach die Reise mit mir!

O kesinlikle bu yolculuğa değerdi.
Sie war die Fahrt wert.

Bu yolculuğa yalnız çıkacak.
Es ist allein seine Reise.

Gitmeye hazır mısın?- Yolculuğa çıkmıyoruz?
Bereit eine Fahrt zu wagen?

Bu yolculuğa hayat diyoruz!
Diese Reise nennen wir LEBEN!

Çocuk insan bu yolculuğa dayanamaz.
Ein menschliches Kind kann die Reise nicht überleben.

Yolculuğa çıkın, dedektif.
Machen Sie eine Reise, Detective.

Kendini yolculuğa aç.
Mach dich auf die Reise.

Bu yolculuğa bunun için katıldım.
Deshalb trat ich diese Reise an.

Fakat çok hasta olduğu için bu yolculuğa çıkamadı.
Er konnte leider nicht verreisen, weil er so krank war.

Pete bu yolculuğa bayılırdı.
Pete hätte diese Fahrt geliebt.

Birlikte bitireceğiz. Hayır Abbie, biz bu yolculuğa.
Nein, Abbie. Wir werden unsere Reise gemeinsam beenden.

Bu yolculuğa senin için geldi.
Er macht diese Reise wegen dir.

Başkentten Gürcistana bir yolculuğa başlamak en iyisidir.
Am besten beginnt eine Reise von der Hauptstadt nach Georgia.

Her yolculuğa bir Sherpa gerek.
Jede Expedition braucht einen Sherpa.

Asistanı ile, Mississippi Nehri aşağısına yolculuğa başladı.
Zusammen mit einem Assistenten begann er eine Fahrt den Mississippi River abwärts.

Aslolan yolculuğa karar vermektir.
Eine Andacht beschließt den Ausflug.

Törebodada, İsveçin en küçük feribotu olan Lina ile yolculuğa çıkabiliyorsunuz.
Von Töreboda aus können Sie eine Fahrt mit der Lina unternehmen, der kleinsten Fähre Schwedens.

Bu yolculuğa eşlik edebileceğimi sanmıyorum.
Diese Reise ist nicht meine.

Sanıyorum başkanı olduğum Roma Doğu Enstitüsü yolculuğa… sponsor olacaktır.
Ich bin sicher, das Orientalische Institut in Rom… wird die Expedition finanzieren. dessen Direktor ich bin.

Yolculuğa çıkmaya hazırız artık.
Wir sind nun bereit, die Reise anzutreten.

Herkes bu yolculuğa katılabilir.
Jeder kann sich diesem Ausflug anschließen.

Yolculuğa iyi dinlenmiş olarak başlayın.
Starten Sie die Fahrt gut ausgeruht.

Operasyon sonrası ertesi gün ilk yıkamanız gerçekleştikten sonra yolculuğa çıkabilirsiniz.
Nachdem die Haare am ersten Tag zum ersten Mal nach der Operation gewaschen wurden, können Sie verreisen.

Yolculuğa başlamak için kötü bir yol.
Das ist ein schlechter Beginn der Reise.