Yazmaz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
O hiç yazmaz.
Aradığın şey yerde yazmaz.
Kim yazmaz ki?
Kimse böyle yazmaz.
Benimkileri asla yazmaz. Allahtan, Dr Watson.
Combinations with other parts of speech
Hiç aramaz, hiç yazmaz.
Ölüler mektup yazmaz. Kes saçmalamayı.
Annem böyle bir şey yazmaz.
Burada kimse onunla ilgili yazmaz ve ben de yapmam.
Kimse The Chimpe aşk mektubu yazmaz.
Bir şey okumaz ve yazmaz. Ama yaşlı Tony.
Hiç aramaz, hiç yazmaz.
Emekliye ayrılır, anılarını yazmaz ve 1965 yılında ölünceye kadar Moskovada yaşar.
Amcam asla mektup yazmaz.
Hiç kimse ölümünden yirmi yıl sonra kitap yazmaz.
O bana asla böyle şeyler yazmaz, Mouraina.
Dostlar müzik yazarı değilmiş gibi davranmaz vebüyük dergilerde makaleler yazmaz.
Gün gelecek insanlar artık şiir yazmaz ve okumaz olacaklar.
Kimse kendinden başka bir şey hakkında yazmaz.
Hiçbir Leydi gazetede yazmaz.
Buralarda kimse bir başkasının oyununu yazmaz.
Tom bize neredeyse hiç yazmaz.
Zeka sadece kendi kurallarını yazmaz.
Kimse kitap okumak hakkında bir kitap yazmaz.
Allahtan, Dr Watson benimkileri asla yazmaz.
Tomun hapiste olan babası Toma hiç yazmaz.
Kimse kendinden başka bir şey yazmaz ki.
Pinokyo olan Choi In Ha asla boş haber yazmaz.
Mektuplar yazabiliriz.- Gerçek bir erkek mektup yazmaz.
Kimse kadınlar tuvaletinin duvarına bir şey yazmaz ki.