YEREL BIR LISEDE ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri

• local high school
• in a local college

Yerel bir lisede Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Yerel bir lisede eğitim almıştır.
There he studied at a local high school.

Muhtemelen bu bölgede yaşıyor yerel bir lisede öğrenci olabilir.
He probably lives in the area, so odds are he's a student at a local high school.

Sami yerel bir lisede öğretmendir.
Sami is a teacher at a local high school.

Ben George Newman ve bugünkü konuğumuz yerel bir lisede meslek öğretmeni olan Joe Earley.
I'm George Newman and today our special guest is local high school shop teacher Joe Earley.

Tom yerel bir lisede Fransızca öğretir.
Tom teaches French at a local high school.

Önceden de futbol oyuncusu bir öğrencinin aşırı yasadışı teroit kullanımından öldüğü, yerel bir lisedeyim.
I'm at a local high school where another student, a football player, has died from the abuse of illegal steroids.

Tom, yerel bir lisede öğretmenlik yapıyor.
Tom is a teacher at a local high school.

Önceden de futbol oyuncusu bir öğrencinin… aşırı yasadışı teroit kullanımından öldüğü, yerel bir lisedeyim.
A football player, has died from the abuse of illegal steroids. I'm at a local high school where another student.

Tom yerel bir lisede bir öğretmen.
Tom is a teacher at a local high school.

Ve iyi kazandıran, sürekli bir işten başka bir şey istemiyordu. Addison, yerel bir liseden mezundu.
Addison was a graduate of a local high school who wanted nothing more than a steady job that paid well.

Yerel bir lisede fen hocası olmam beni otorite yapmaz.
I'm a science teacher in a local college.

Başka bir şey istemiyordu. Addison, yerel bir liseden mezundu… ve iyi kazandıran, sürekli bir işten.
Addison was a graduate of a local high school who wanted nothing more than a steady job that paid well.

Yerel bir lisede fen hocası olmam beni otorite yapmaz.
I'm a science teacher in a local college. Doesn't make me any great authority.

Evim yandıktan sekiz ay sonra, yerel bir lisede ders veren bir arkadaşa rastladım ve bana şöyle dedi,'' Senin için harika bir yerim var.
And eight months after my house burned down, I ran into a friend who taught at a local high school, and he said,"I have got the perfect place for you.

Tom, yerel bir lisede bir fen bilgisi öğretmeni.
Tom is a science teacher at a local high school.

Tom yerel bir lisede hademe olarak işi kabul etti.
Tom accepted the job as janitor at the local high school.

Addison, yerel bir liseden mezundu… ve iyi kazandıran, sürekli bir işten başka bir şey istemiyordu.
Addison was a graduate of the local high school… who wanted nothing more than a steady job that paid well. Hey.

Addison, yerel bir liseden mezundu… ve iyi kazandıran, sürekli bir işten başka bir şey istemiyordu.
Addison was a graduate of a local high school who wanted nothing more than a steady job that paid well.

Burayı yerel bir lise için tiyatroya çevireceğini söyledi.
He said he's gonna turn it into a theater for the local high school.

Yerel bir liseye teslim edileceği yazıyor.
It's manifest says it's been shipped to a local high school.

Onu yerel bir lisenin bilgisayar laboratuvarına sakladım.
I stashed her at the local high school's computer lab.

Şu an araştırdığımız, birden fazla seçeneğimiz var. yerel bir lise, yani… Ve okulumuzda, 5000 öğrenci barındıran, Evet, şey.
With over 5000 students, so… We have several options that we're looking into right now. Yeah, well, uh… And our school is a regional high school.

Yerel bir lise, yani… Evet, şey… Ve okulumuzda, 5000 öğrenci barındıran.
And our school is a regional high school, with over 5000 students, so.

Yerel bir lise, yani… Ve okulumuzda, 5000 öğrenci barındıran, Evet.
And our school is a regional high school, with over 5000 students, so.

Şu an araştırdığımız, birden fazla seçeneğimiz var. yerel bir lise, yani… Evet, şey… Ve okulumuzda, 5000 öğrenci barındıran.
With over 5000 students, so… And our school is a regional high school, We have several options that we're looking into right now. Yeah, well.

Şu an araştırdığımız, birden fazla seçeneğimiz var. yerel bir lise, yani… Evet, şey… Ve okulumuzda, 5000 öğrenci barındıran.
And our school is a regional high school, We have several options that we're looking into right now. Yeah, well, uh… with over 5000 students, so.

Bir oğulları var. Behrooz, 17 yaşında, yerel lisede okuyan bir genç.
They have one son, Behrooz, 17, a junior at the local high school.

Gösteri üzerinde çalışırken, Zano yaklaşık 800 yerel lisenin katıldığı bir festival olan JVC Evrensel Film Yarışmasına doğru yol almak için öğrenci filmleri yazdı, oynadı ve yönetti.
While working on the show, Zano also wrote, starred in and directed student films that made their way to the JVC Universal Film Competition, a festival in which over 800 local high schools participate.

Yerel lise futbol maçlarından. Şikago Şehir Şampiyonasında Polk Lisesi için bir oyunda 24 sayı yapan kimdir?
In local high school football who scored four touchdowns in one game for Polk High School in the Chicago City Championship?

Hala lisede okuyan yerel bir gazete muhabiri olarak.
As a local newspaper reporter still in high school.