Şiddeti durdurmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Şiddeti durdurmak için yardım edeceksin.
Ve ne dediğimi biz şiddeti durdurmak için ihtiyaç vardır!
Bu tiyatro oyununu ve bu enerjiyi, kadınlara yönelik şiddeti durdurmak için nasıl kullanabiliriz?''.
Bu, şiddeti durdurmak için yeterli olmalı.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
beni durdurmayaarabayı durdurseni durdurmayadurdur arabayı
bizi durdurmakdurdur beni
savaşı durdurmakzamanı durdurmakbeni durdurmaya çalışma
oyunu durdurmak
Daha
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
Umarım merhametli olduğumuzu,sesimizi yükselttiğimizi ve bir nesil olarak, şiddeti durdurmak için harekete geçtiğimizi söyleyebiliriz.
Şiddeti durdurmak için bir şeyler yapabileceğine gerçekten inanıyor musun?
Bugünün duyurusunda az da olsa şiddeti durdurmak vardı ki hâlâ Güney Afrikanın kasabalarını tehdit ediyor.
Bir kadın bu enerjiyi aldı ve dedi ki'' Bu dalgayı, bu enerjiyi üniversite kampüslerine taşımak istiyorum'' ve oyunu aldı ve dedi ki'' Oyunu kullanalım, yılda bir sahneleyelim ve dünyanın dörtbir yanında yaşayan kadınlara yönelik şiddeti durdurmak için para toplayalım.''.
Obradoviç,'' Amacımız okullarda şiddeti durdurmak, kökünü kazımak ve öğrencilerin güvenli bir şekilde öğrenecekleri şartları yaratmak.'' dedi.
Şiddeti durdur: Sarhoş araba kullanmayın.
Biz şiddeti durdurmayı öğreneceğiz.
Şiddeti durdurmuşsun gibi mi görünüyor?
Sırbistandan şiddeti durdurma sözü.
Ecovia; Şiddeti durdur!
Bunun şiddeti durdurduğu söylenemez, efendim.
Hırvat yetkililer, Hırvat milli takımlarının maçlarında son zamanlarda yükselişe geçen şiddeti durdurmaya karar verdi.
Eski ABDli diplomat Kurt Volker Washington Post gazetesitarafından aktarılan sözlerinde,'' Dayton Anlaşmaları şiddeti durdurma çerçevesi olarak şarttı ve bir başlangıç düzeni oluşturdu.'' dedi.
Biz şiddeti durdurmaya çalışıyoruz.
Biz şiddeti durdurmayı öğreneceğiz.
Bu şiddeti durdurmanın bir yolunu bulmak zorundayız.
Bu şiddeti durdurmanın tek yolu önce sizin bunu yapmaktan vazgeçmenizdir.
Savaşı ve rast gele şiddeti durdurmaya yönelik teşvikler yaygın ölüm ve kederin sonlandırmanın ötesine gidiyor.
Meksikayı istila etmez,kartellerin işini bitirmez ve ülkenin bir ucundan diğerine yayılan şiddeti durdurmazsak bizi havaya uçuracağını söylüyor.
Platini, Belgradın futbol fanatiklerini ve stadyumlardaki şiddeti durdurmaması halinde Sırp kulüpleri ve milli takımını tüm Avrupa karşılaşmalarından ihraç etmekle tehdit etti.
Barışa yönelik bölgesel bağlılık büyük önem taşımakla birlikte çoğu zaman şiddeti önlemek ya da durdurmak için yeterli değildir.
Kişisel görüşüm, tüm bunlardan çıkarılacak en önemli dersin şu olduğu yönünde: Barışa yönelik bölgesel bağlılıkbüyük önem taşımakla birlikte çoğu zaman şiddeti önlemek ya da durdurmak için yeterli değildir.
Papa, Suriyedeki şiddeti derhal durdurma çağrısında bulundu.
Sana bir çıkış yolu sunmaya çalışıyorum bütün bu şiddeti bizimle durdur.
Bu şiddet çemberini durdurmamız istendi, herkes ölmeli.