Düğmeye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Düğmeye bas.
José, düğmeye bas!
Düğmeye bastı,!
Dokunma o düğmeye!
Düğmeye bas John.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
düğün günü
düğün hediyesi
düğün pastası
düğün fotoğrafları
düğün davetiyesi
düğün gecemizde
düğün iptal
düğün töreni
düğün hazırlıkları
düğün öncesi
Daha
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
Pablo, şu düğmeye bas.
Dur, düğmeye basacağım.
Tamam arkasındaki düğmeye bas.
Ne zaman düğmeye basacağımı söyleyin.
Kıçını elektrikli sandalyeye oturtur, düğmeye basarsın.
Ve maymun düğmeye basar.
Düğmeye basmanı riske atamazdım.
Bugün sadece düğmeye basman yeterli.
Düğmeye bastı ancak hiçbir şey olmadı.
Burada bir kaç düğmeye basabilen bir tek sen yoksun.
Düğmeye basacak olursanız, iki şey olacaktır.
Baba, kenarındaki ufak düğmeye bas ve ne olacak bir gör.
Bir düğmeye basıp onları yakalayacak mıyız?
Amanda, Phillynin şehir merkezindeki eski bir su yolundan düğmeye basmış.
Muhtemelen düğmeye de sen basmak istersin.
İnsanların konuştuklarına bakılırsa düğmeye basan bombacı değilmiş.
Alttaki iki düğmeye de aynı anda basman lazım.
Düğmeye bas. Size siyah ışığımı göstermek istiyorum.
Kolay görünüyor olabilir, ama bir düğmeye basmaktan daha karmaşık bir şey bu.
Düğmeye basmadan önce gösterge ne gösteriyordu?
Yani kızların düğmeye basması için iki ellerini kullanmaları gerekecek.
Düğmeye basmaktan başka her şeyi yaparız.
Sağ düğmeye basılması, 66%( seviye 14) çıkış gücü sağlar.
Hiç düğmeye bir tıklama ile bir şey elde etme düşüncesi oldu mu?
Düğmeye basmamla bu konuşmayı tamamen farklı bir karaktere iletebilirim.