Düğmeye basar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Düğmeye basar mısınız?
Ve üzerindeki düğmeye basar.
Düğmeye basar mısın?
Ve maymun düğmeye basar.
Düğmeye basar mısın, lütfen?
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
düğün günü
düğün hediyesi
düğün pastası
düğün fotoğrafları
düğün davetiyesi
düğün gecemizde
düğün iptal
düğün töreni
düğün hazırlıkları
düğün öncesi
Daha
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
Evet. İçeri girerim ve düğmeye basarım.
Düğmeye basarsınız,'' bip!''.
Beni kızdırma yoksa düğmeye basarım.
Düğmeye basarsan ne olur?
Görevliyi çağırmak için düğmeye basar mısın?
Bu düğmeye basarsam da, bomba açıkta kalır.
Kıçını elektrikli sandalyeye oturtur, düğmeye basarsın.
O düğmeye basarsan, 500 yıllık çabalar yok olur.
Miss Sabbith, Bir kadın herzaman en üst düğmeye basar.
Güzel, düğmeye basarsak tüm ülkeyi yok ederiz.
Dakikan var. O zamana kadar dönmezsen…-… düğmeye basarım.
Patatesler fırına, düğmeye basarsın. Öter, dışarı çıkarırsın.
Bunu çalıştırdığımı duyunca, uzanıp düğmeye basarsın.
Yoksa bu düğmeye basar hepimizi cehennemin dibine gönderirim!
Bakan uyuduğunda, kral şu düğmeye basardı.
O düğmeye basarsa Alexin işi biter ve biz bunu yapmayız.
Ortalığı kızıştırsaydı, biz de kızıştırırdık, ve en sonunda da birisi düğmeye basar.
O düğmeye basarsanız, 20 kişiyi öldürürsünüz Ajan Callen.
Bölüm adama yardım ettiğinizi anladığı anda Percy düğmeye basar ve adam ölür.
O zaman birimiz düğmeye basar, helikopter gelir, doktorlar da öyle.
Ama bir tuzağın üzerinde duruyorsunuz, ve eğer Jabba düğmeye basarsa… Threepio, ben demin ne dedim?
Çizgiyi geçip düğmeye basar ve yardım alırsınız diye sandım!
Güvenlik Şefinin işaretiyle üçüncü gardiyan düğmeye basar,… kapak aşağı doğru açılır ve mahkûm asılır.
Çocuk düğmeye basarsa, sinyal ebeveynler ya da polis tarafından alınır.
Aşağıda büyük bir canavar var, eğer Jabba düğmeye basarsa tuzak kapısı açılacak alt kattaki zindana düşecek.