Doğruları Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ya doğruları?
Kılavuzu hep kendi doğruları olmuş.
Doğruları söyledi ve kovuldu!
Dürüstçe doğruları yazın lütfen.
Doğruları söyleyeceğime yemin ediyorum.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
doğru bir şekilde
doğru yere
doğru yolda
doğru seçim
doğru adamı
doğru anı
doğru bilgi
doğru ürünü
doğruca eve
doğru yanıt
Daha
Fiillerle kullanım
doğruyu söylüyor
bakalım doğru anlamış
bence doğruyu söylüyor
sana doğruyu söyledim
ben doğruyu söylüyorum
sadece doğruyu söyle
doğruyu bilmek
doğruyu söylediğimi biliyorsun
Daha
Isimlerle kullanım
Bugün, buraya doğruları söylemek için geldim.
Doğruları biraz da bu millete anlatmamız lazım.
Çoğu zaman bizler doğruları saptarız.
Hayatını doğruları yaparak harcamayı mı istiyorsun?
Sağol lokumum sadece doğruları söyledim….
Bize doğruları söylemeye ne dersin, Torrey?
Hayatında ilk defa birisi sana doğruları söylüyor.
Öyle tiplere doğruları anlatmak pek kolay olmaz.
Görünüşe göre Paul White, Flacke doğruları anlatmış.
Hep inandığım doğruları söyledim ve savundum.
Müvekkilim yıllardır kayıp olan bu kız hakkında doğruları söylemek istiyor.
Kurşun, her zaman doğruları söyler, di mi Russell?
Yaptıklarını biliyorum ama sen doğruları yapıyorsun.
Öğrendiğin doğruları hayata geçirirsen, sonsuza kadar mutlu yaşarsın.
Bu, ajan Fulbright sana doğruları söylemiyor.
Daima doğruları söylerdi,… yağmur yağıyor olsa bile.
Bu ülkede birilerinin doğruları söylemesi lazım.
O, daima beni doğruları yapmaya iten harika bir insandır.
Ama ben bir yetimhanede büyüdüğüm için doğruları söylemem öğretildi.
Kandırmayalım, doğruları söylemek zor da olsa, korkmayın.
Kolay yanlışlar yerine zor doğruları tercih etmesiyle tanınırdı.
Her birinin kendi doğruları kendi medyası ve kendi gündemi vardı.
Bu insanlarla ilgili doğruları söylemeye ne oldu?
Churchill ve Kitchener doğruları yazmama izin vermeyecek.
Seni koruyabiliriz ama doğruları bize söylemen lazım, şimdi.