ELLERINDEKI ne Demek Yunan - Yunan Çeviri S

Fiil
Isim
στα χέρια
έχουν
var
yok
sahip
zaten
o
olduğunu
elimde
hakkınızda
yanımda
μπορείς
edebilirim
olabilirim
yapabilirim
verebilirim
alabilirim
mümkün
belki
acaba
nasıl
olabilir mi
είχαν
var
yok
sahip
zaten
o
olduğunu
elimde
hakkınızda
yanımda
στο χέρι
κρατούν
tutuyorum
tuttum
tutarım
elimde
saklıyorum
saklarım
tutacağım
tutayım
tutun

Ellerindeki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Ellerindeki en iyisi.
Το καλύτερο που είχαν.
Açıkçası ellerindeki en pahalısı oydu.
Ήταν ο ακριβότερος που είχαν.
Ellerindeki en büyük boy.
Το μεγαλύτερο κουτί που είχαν.
Onların da ellerindeki tek şey, Sandy.
Και το μόνο που έχουν είναι τον Σάντυ.
Ellerindeki soylu zarafeti.
Την κομψότητα των χεριών της.
Kahvaltı için ellerindeki en iyi şey buydu.
Ήταν το καλύτερο που είχαν για πρωινό.
Ellerindeki her şeyi ona verdiler.
Του έδωσαν όλα όσα είχαν.
Demek istediğim, ellerindeki en kötü oyuncu sen değilsin.
Δεν είσαι ο χειρότερος παίχτης που έχουν.
Ellerindeki en büyük aracı istedin.
Ζήτησες το μεγαλύτερο που είχαν.
Subay Mantel hakkında ellerindeki tüm dosyaları ve raporları al.
Πάρε ότι έχουν για τον Πράκτορα Mantel αρχεία και αναφορές.
Ellerindeki en iyi atıcı o.
Είναι ο καλύτερος μπαλλαδόρος που έχουν.
Oraya yerleşeceğiz, cebimizdekilerle ellerindeki her şeyi satın alacağız.
Θα πάμε εκεί να αγοράσουμε ό, τι έχουν για τις τσέπες μας.
Ya ellerindeki kan?
Οι ματωμένες αρθρώσεις χεριών;?
İkisi arasındaki diğer bir fark, genellikle ellerindeki eklemleri etkilemesidir.
Μια άλλη διαφορά μεταξύ των δύο είναι ότι συνήθως επηρεάζουν τις αρθρώσεις στα χέρια.
Ellerindeki en iyi fotoğraf bu.
Είναι η καλύτερη φωτογραφία που είχαν.
Paraya dokunduğunda 007nin ellerindeki su kimyasal bir reaksiyon başlatmış.
Αφού άγγιξε τα χρήματα, το νερό στα χέρια του 007 άρχισε μια χημική αντίδραση.
Ellerindeki kanı düşün çünkü az önce bahsi kaybettin.
Σκέψου το αίμα στα χέρια σου γιατί μόλις έχασες το στοίχημα.
Pattyyi uyarırsan federaller ellerindeki herşeyi hâlâ sana karşı kullanabilirler.
Αν ενημερώσεις την Πάτι, οι ομοσπονδιακοί θα χρησιμοποιήσουν… όσα έχουν εναντίον σου.
Ellerindeki yelpazeleri ile balkondan aşağıya bakarlar.
Κοιτάζουν κάτω από τα μπαλκόνια, με βεντάλιες στα χέρια τους.
Michael ellerindeki en güçlü melek.
Ο Μιχαήλ. Ο πιο ισχυρός μαλάκερμαν που έχουν.
Ellerindeki çizgilerden yola çıkarak bir insan hakkında birçok şey söyleyebilirsin.
Μπορείς να πεις πολλά για ένα άτομο από την γραμμή στις παλάμες.
Çoğu kez ellerindeki sigarayı tüttürerek….
Κυκλοφορούσε συχνά με ένα τσιγάρο στο χέρι….
Şu ellerindeki defansif kesikleri görüyor musun?
Βλέπεις αυτά κοψίματα άμυνας στο χέρι της;?
Tonynin ellerindeki saçlar da Waltera ait.
Οι τρίχες στο χέρι του Τόνυ ήταν του Γουόλτερ.
Bana karşı ellerindeki tek koz o lanet olası kalem.
Το μόνο που έχουν εναντίον μου είναι το στυλό.
Adamın ellerindeki ve dizlerindeki çamura dikkat ettin mi?
Προσέξατε το χώμα στα χέρια και τα γόνατα του άνδρα;?
Yereller ellerindeki 100 kilo esrarın farkında değil ha?
Οι ντόπιοι έχουν 100 κιλά μαριχουάνα και δεν το ξέρουν;?
Balıkçıydı, ellerindeki yaralar çok belli, olta kancaları.
Ήταν ψαράς, οι ουλές στο χέρι του είναι διακριτικές, αγκίστρια.
Tony, Bay Ranierin ellerindeki nasırlara göre solak olduğunu söyleyebilirim.
Τόνυ, οι κάλοι στο χέρι του Κου Ρανιέρ,- προτείνουν πως ήταν αριστερόχειρας.
Bakalım ellerindeki çözülmemiş dosyalarla ya da kayıp insanlarla eşleşen var mı?
Δείτε αν έχουν ανοιχτές υποθέσεις ανθρωποκτονιών ή… εξαφανίσεων που μπορεί να συμπίπτουν?
Sonuçlar: 167, Zaman: 0.051
S

Ellerindeki eşanlamlıları

var edebilirim yok olabilirim sahip yapabilirim olduğunu zaten yanımda

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan