Emrin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Emrin buysa.
Jaikant, tutuklama emrin.
Emrin geldiği kişi.
Suçluların iadesi emrin var mı peki?
Emrin altındakilerden mi?
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Bu senin son, en son uyacağın emrin.''.
Senin emrin altına girmem.
Anthony Bishop, elimde tutuklama emrin var.
Başka emrin var mı, Mussolini?
Onu öldürmekten bir tutuklama emrin var!
Senin emrin altına girmeyeceğim.
Yargıç Gatlingin imzaladığı emrin bir nüshası.
Emrin olmazsa savaş çıkacak.
Dave Stackhouse, Walter Brown cinayeti için elimizde tutuklama emrin var.
Emrin yerine getirildiğini not düşün.
Bunu nereden çıkardıklarını sorunca da emrin senden geldiğini söylediler.
Emrin var mı lord kumandan?
Henüz bize bulaşmadılar ama yakında emrin verileceğinden emin olabilirsiniz.
Emrin mutlak bir etkisi olmadı.
Yazılımın bir açığı falan varsa eğer, emrin iletiminin takip edilmesini istemeyiz.
Emrin, yetkili şubenin üst düzeyinden geldiğini söyledi.
Burada bir emrin değiştiğini, ilk defa hatırlıyorum.
Emrin doğrudan doğruya Birleşik Amerika Başkanından geldiğini de biliyorsun.
Peki bu emrin ölümümüze sebep olursa ne olacak?
Bu emrin anlamı, Kırmızı Urbaların harakete geçeceği, değil mi?
Evet, arama emrin olmadan suratına silah tutup odasını araştırmışsın.
Emrin standart AEM Ağı kanalıyla doğrulanmasını talep ediyorum.
Sana bu emrin yukarıdan geldiğini söyleyeme çalışıyorum.
Hayır, emrin yerine getirildiği doğrulandı mı diye soruyorum?
Senin emrin olmadan bir şey yapamayacağını söylemiştin değil mi?