Tam da Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Tam da gitmek üzereydi.
Çok iyiymiş. tam da böyle bir zaman.
Tam da aradığım gibisin!
Bu kitabı okumak, tam da böyle bir filmi izlemek gibi….
Tam da kibar oluyordum.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
tam tersi
tam zamanlı
tam donanımlı
tam destek
tam şurada
tam ortasında
tam listesi
şimdi tam zamanı
tam buraya
tam kontrol
Daha
Sophie B. Hawkins balosu… tam da bu okulun ihtiyacı olan şey.
Tam da güvenilir bir dost.
Ya bu kişi tam da burada, bu çatının altındaysa?
Tam da ihtiyacım olan şey.
Farkettim ki tam da Caffrey ile senin için mükemmel bir görev.
Tam da yeniyorum sanıyordum.
Bunları tam da doğum gününde duymuş olması Steve için daha acı olmuştu.
Tam da güzelleşmeye başlıyordu.
Tam da seni aramak üzereydim.
Tam da o anda deprem başladı.
Tam da duş almaya hazırlanıyordum.
Tam da ilginçleşmeye başlamıştı!
Tam da buraları sevmeye başlamıştım.
Tam da senden hoşlanmaya başlamıştım.
Tam da iyi geçinmeye başlamışken.
Tam da atlamak üzereyken içeri girmiş.
Tam da kendimi iyi hissetmeye başlamıştım.
Tam da spor filmi klişeleri gibisin.
Tam da çekirge seslerine alışmaya başlarken.
Tam da kendime bir isim yapmak üzereyken.
Tam da bu sebeple, içimizdeki çocuk hep var ve hep var olacak.
Tam da Marlene Dietrichin üstündeydim. Manchuriada bir sayfiyede!
Tam da bu nedenle, bu ürünlerin yüzde doksanı çalışmıyor.
Tam da senin diplomat olarak kariyere başlayacağını düşünmeye başlamıştım.
Tam da bu nedenle, bu ürünlerin% 90ı kesinlikle etkili değil.