What is the translation of " EXPLODING " in Turkish?

• patlıyor
• havaya uçurma
• bu patlayan
• patlarken mi
• infilakı
• patlatmak
• patlaması
• patlamadan
• patlayacak mı
• patlayan mu

Examples of using Exploding in English and their translations into Turkish

Exploding power, check.
Havaya uçurma gücü, tamam.

Purple equals exploding power.
Mor eşittir havaya uçurma gücü.

In the x-rays, it looks like a star exploding.
Röntgende yıldız patlaması gibi görünüyor.

Arthur exploding? Wait a minute?
Bir dakika. Arthur… patlayacak mı?

Wait a minute. Arthur exploding?
Bir dakika. Arthur… patlayacak mı?

What with, exploding latinum?
Ne yapacaksın? Patlayan latinyum mu borç vereceksin?

I will make one to replicate my exploding power.
Havaya uçurma gücümün yerine bir tane yapacağım.

Groundhog Day," exploding ship, Look out! personal hell!
Dün Aslında Bugündü, gemi patlıyor, cehennemdeyim. Dikkat et!

Do you think it's possible to swallow dynamite without exploding?
Sence patlamadan bir dinamiti yutmak mümkün mü?

Arrow launcher with exploding or poisonous-gas heads.
Ok fırlatıcısı… Kafaları patlatmak ya da zehirlemek için.

Personal hell. Look out! Groundhog Day," exploding ship!
Dün Aslında Bugündü, gemi patlıyor, cehennemdeyim. Dikkat et!

Arrow launcher with exploding or poisonous-gas heads.
Kafaları patlatmak ya da zehirlemek için. Ok fırlatıcısı.

What are you going to do, loan me some exploding latinum?
Ne yapacaksın? Patlayan latinyum mu borç vereceksin?

Groundhog Day," exploding ship, personal hell. Look out!
Dün Aslında Bugündü, gemi patlıyor, cehennemdeyim. Dikkat et!

Missles, launched from from the planet… exploding in the atmosphere.
Gezegenden fırlatılan füzeler atmosferde patlıyor.

Groundhog Day," exploding ship, personal hell. Look out!
Dikkat et! Dün Aslında Bugündü, gemi patlıyor, cehennemdeyim!

Let me give you all the bad news at once, sir. Exploding"?
Patlarken'' mi? Tüm kötü haberleri tek seferde vereyim efendim?

Look out! Groundhog Day," exploding ship, personal hell!
Dün Aslında Bugündü, gemi patlıyor, cehennemdeyim. Dikkat et!

The gate exploding is equivalent to a dozen nuclear explosions.
Geçidin patlaması bir düzine nükleer patlamaya eşittir.

Personal hell.-"Groundhog Day, exploding ship,- Look out!
Dün Aslında Bugündü, gemi patlıyor, cehennemdeyim. Dikkat et!

Exploding"? Let me give you all the bad news at once, sir.
Patlarken'' mi? Tüm kötü haberleri tek seferde vereyim efendim.

Baby, can you please not talk about the sun exploding tonight?
Tatlım bu gece patlayan güneşten konuşmasan olmaz mı?

My head's exploding. According to the latest updates the kidnappers.
Kafam patlıyor. En son güncellemelere göre kaçıranlar.

Missles, launched from from the planet… exploding in the atmosphere. Pilot!
Pilot! Gezegenden fırlatılan füzeler atmosferde patlıyor.

Exploding your vessel would only feed energy to the blocks on the surface.
Aracınızı patlatmak, sadece yüzeydeki bloklara enerji sağlar.

You saw how you got here, multiple point of views of your brain exploding.
Buraya nasıl geldiğini gördün Beyninin pekçok görüş noktası patlıyor!

These exploding stars, or supernovas send out the elements of life.
Bu patlayan yıldızlar, yada süpernovalar yaşam tohumlarını etrafa saçarlar.

No Psychlo can get there without his breath gas exploding. No way to mine the gold.
Hiçbir Psychlo nefes gazı patlamadan oraya gidemez Altını almanın yolu yok.

The clouds caused by the exploding Cybermen- they haven't dispersed, they're still there.
Bulutların oluşmasına Siberlerin patlaması sebep oldu. Parçalanmadılar, hala oradalar.

Arrow launcher with exploding or poisonous gas heads. Rocket launcher.
Ok fırlatıcısı… Kafaları patlatmak ya da zehirlemek için. Roket fırlatıcısı.