What is the translation of " SHE CAN GO " in Turkish?

• gidebilir
• gidebileceğini
• gidebiliyor
• dönebilir
• girebilir
• devam edebilir
• çıkabilir

Examples of using She can go in English and their translations into Turkish

She can go.
O gidebilir.

Then she can go.
Daha sonra o gidebilir.

She can go. Okay. Mom.
Gidebilir. Anne. Tamam.

They said she can go home.
Ona eve gidebileceğini söylediler.

She can go on dialysis until we find a donor.
Donör bulunana kadar diyalize girebilir.

How long do you think she can go for?
Daha ne kadar devam edebilir?

Now, she can go anywhere.
Artık her yere gidebiliyor.

Would you tell Patricia she can go home?
Patriciaa eve gidebileceğini söyler misin?

Yeah, she can go inside memories.
Evet, anıların içine girebilir.

There is the"Sinking Fish". She can go there.
Bizim Battı Balık var, oraya gidebilir.

She thinks she can go tomorrow night.
Yarın gece gidebileceğini düşünüyor.

Would you tell Patricia she can go home?
Patriciaya evine gidebileceğini söyler misin?

She can go anywhere… and I'm gonna find her.
İstediği yere gidebilir ve ben onu bulurum.

The doctor said she can go home now.
Doktor eve gidebileceğini söyledi.

She can go on like this for hours, Your Eminence.
Bu şekilde saatlerce devam edebilir, efendim.

And when she feels better, she can go back.
Kendini iyi hissedince geri dönebilir.

She can go wherever she wants. But at night.
Ama gece olduğunda, istediği yere gidebiliyor.

Give her a set of bones, she can go everywhere.
O her yere gidebilir. Kemik seti ona verilirse.

She can go home, And she has to take her pills.
Eve gidebilir ve ilaçlarını almak zorunda kalacak.

She's discovered popcorn Now she can go to the movies!
Patlamış mısırı keşfetti. Artık sinemaya gidebilir.

She can go on up and get an umbrella from William's study.
Williamın oturma odasından bir şemsiye alıp çıkabilir.

Christy's CT scan was clear so she can go home.
Christynin tomografisi temiz çıktı, bu yüzden eve gidebilir.

Tell Miss Jin she can go home when she comes back.
Bayan Jin döndüğünde ona evine gidebileceğini söyle.

If she transfers to the consolidated school she can go by bus.
Merkez okuluna tayin olursa otobüsle gidebilir.

Tell her she can go home alone, but don't take her mike off.
Ona eve yalnız gidebileceğini söyle, fakat mikrofonu çıkarmasın.

And because we're feminists, she can go out on Sunday!
Ama biz feminist olduğumuz için karım pazar günleri dışarı çıkabilir.

I mean, any night of the week, she can go home with 10 different guys.
Yani haftanın her gecesi eve 10 farklı adamla gidebilir.

Also tell Myung Wol that she's not needed, so she can go home early.
Myung Wole ihtiyacım olmadığını, bu yüzden eve erken gidebileceğini söyle.

Whenever she lights up, she can go anywhere in the whole wide world.
Sigarasını yaktığı zaman, dünya üzerinde istediği yere gidebiliyor.

If this is just an episode, she can go home in a couple of days.
Eğer bu tekrar etmeyecek bir olaysa, birkaç gün sonra eve dönebilir.