What is the translation of " TO MAKE A LIST " in Turkish?

[tə meik ə list]
[tə meik ə list]
bir liste yapmaya
bir listesini yapmaları
bir liste yapmamız

Examples of using To make a list in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I need to make a list.
Bir liste yapmam lazım.
So I have just been up here trying to make a list.
An2} Ben de bir liste yapmaya çalışıyorum.
You need to make a list.
Liste yap benim için.
So I have just been up here trying to make a list.
O yüzden ben de burada liste yapmaya çalışıyorum.
Want to make a list?
Bir liste yapmak ister misin?
Soon we will be able to make a list.
Yakında liste yapabileceğiz.
You need to make a list of priorities.
Önceliklerini belirlemek için bir liste yapmalısın.
It's like trying to make a list.
Bir liste yapmaya çalışmak gibi.
I would like to make a list of all of Wendy's friends.
Wendynin tüm arkadaşlarının bir listesini yapmak istiyorum.
But first we need to make a list.
Ama öncelikle bir liste yapmamız lazım.
I want you to make a list of all of Grandma's belongings.
Senden büyükannenin eşyalarının listesini çıkarmanı istiyorum.
You don't need to make a list.
Senin bir liste yapmaya ihtiyacın yok.
I need to make a list of guests, and we need a band.
Konuk listesi yapmam gerek ve tabii bir de gruba ihtiyacımız olacak.
You want me to make a list?
Liste mi yapmam gerekiyor?
Of what she wants in a man. And it's for a woman to make a list.
Bir kadının, bir erkekte neler aradığının listesini yapması için.
You want me to make a list?
Bir liste yapmamı mı istiyorsun?
You would think with all yourvolunteering you wouldn't have had time to make a list.
Bu kadar gönüllülük işinin arasında liste yapmaya vaktin olmaz sanıyordum.
I want you to make a list.
Senden bir liste yapmanı istiyorum.
Thank you. But first we need to make a list.
Teşekkürler. Ama öncelikle bir liste yapmamız lazım.
Luvdisc. We need to make a list of invited guests, invitations and programs.
Davetli listesi yapmalıyız. Davetiye ve program da lazım.
It's like trying to make a list.
Bir liste yapmaya çalışmak gibi… millet bağırırken sana.
I have decided to make a list Of reasons why you shouldn't quit.
Neden işi bırakmaman gerektiği ile ilgili bir liste yapmaya karar verdim.
I was over there this morning to make a list.
Sabahtan beri günlük yapılacaklar listesi hazırlıyordum.
It would take less time to make a list of the things that don't.
Azdırmayanların listesini yapsam daha az zaman alır.
So he asks a friend of mine to make a list.
Bu nedenle bir arkadaşımdan onun için liste hazırlamasını istedi.
And it's for a woman to make a list of what she wants in a man.
Bir kadının, bir erkekte neler aradığının listesini yapması için.
That we need to make. And before that we need to make a list of all the lists..
Öncelikle yapmamız gereken her şeyin bir listesini yapmamız lazım.
They want me to make a list.
Adamların bir listesini yapmamı istediler.
But first we need to make a list. Thank you.
Teşekkürler. Ama öncelikle bir liste yapmamız lazım.
Can I come in? Father asked me to make a list of grandma's belongings.
Gelebilir miyim? Babam gelip liste yapmamı söyledi.
Results: 901, Time: 0.0565

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish