Examples of using Liseli in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Liseli! Şu haline bak!
Yaramaz küçük liseli.
Siz liseli misiniz?
Hâlâ çok gençsin, Liseli.
Yazısı liseli gibi.
Combinations with other parts of speech
Usage with adjectives
aynı liseyebirkaç liselidoğu lisesieski liseyerel lisebir lise öğretmeni
güney yakası lisesiaptal lise maçlarından
yerel bir lisedebütün lise
More
Usage with verbs
Liseli filmi tamam.
Ama sen liseli değilsin ki.
Liseli kızlar gibi hissettim.
Yaşında liseli bir Çinli mi?
Liseli gibi davranmayı kes.
Büyük bir haber bu Liseli. Bu gerçekten.
Hâlâ liseli gibi mi hissediyorsun?
Bu adı kullanan liseli yok mu?
Liseli mangakalarin karşilaşmasi.
Bana hala Liseli diyor.- Evet.
Liseli kıyafeti de Asyalılara hitap eder.
İki tane kırk yaşında adam ve 4 liseli.
Önce liseli, sonra üniversiteli.
Sen Bellatrix Lestrangesin. Öyle safdil liseli bir kız değil.
Ben liseli aptal aşık değilim.
Aslında bekarım. Babamın liseli bir kızla ilişkisi vardı.
İki liseli kızın öldürüldüğü tarafta mı?
Öyle safdil liseli bir kız değil.
Sen liseli… hangi cüretle sen de mi içtin?
Tabii bu liseli taktikleri bana sökmez.
Liseli kızlarla değildin. Ben de seni son gördüğümde.
E, liseli sahte kız arkadaşından ayrılman lazım.
Liseli arkadaşlarının hangisinin bir kan emici olduğunu söyle bana.
Liseli bir kızın resmine bakınca şeyinin kalktığına inanamıyorum.
Sen de liseli arkadaşlarımızla toplandığımızda şoförümüzmüşsün gibi davranacaksın.