Andersartig Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Mutig und andersartig.
Die andersartige verstehen wollen.
Karşı tarafı anlamak isterler.Sie sind andersartig.
Farklı görünüyor muyum?Andersartiger Glauben wird abgelehnt.
Farklı inançları reddediyor.Ist sie immer so andersartig?
Hep böyle farklı mıydı?Es gab zwei andersartige Erfahrungen mit lokaler Organisierung, die sich an den unmittelbaren Bedürfnissen der Bevölkerung orientierten.
Halkın acil ihtiyaçlarına yönelmiş farklı türde iki yerel örgütlenme deneyimi vardı.Sie waren schon immer andersartig.
Sen zaten her zaman birazcık farklıydın.Artige und andersartige Gedichte.
Güzel ve farklı şiirlerdi.Dieser Kampf ist heute halt andersartig.
Bu mücadelemiz bugün de farklı bir boyutta devam ediyor.Zu vervielfachen, mit andersartigen monomolekularen Schichten zu.
Benzer şekilde sübstitüe EDOT farklı monomerlerin kombinasyonu ile de.Salems Ratten sind andersartig.
Salemın fareleri, sıradan kemirgenler değil.Bist du ein Monster, da du andersartig bist? Bist du ein Monster?
Canavar mısın? Sen farklı olduğun için canavar mısın?Es kommt auf den Nutzer an- jeder Mann reagiert andersartig.
Kullanıcıya bağlı- her erkek farklı tepki veriyor.Psychopathen haben oft andersartige Gehirnmuster.
Psikopatların genelde çok farklı beyin tepkileri vardır.Es kommt auf den Nutzer an- jeder Mann reagiert andersartig.
İlgili kullanıcıya bağlı- her insan farklı tepki veriyor.Wir sind außergewöhnliche, andersartige, wunderbare Menschen.
Es kommt auf den Nutzer an- jeder Mann reagiert andersartig.
Bireysel kullanıcıya bağlıdır- her insan farklı tepki verir.Ansonsten sind sie wirklich ganz andersartige"Bestien" voneinander.
Bunun dışında onlar gerçekten çok farklı huylu“ canavarlar” birinden diğerine.Ich tat, was ich tun wollte undes erschien zu der Zeit andersartig.
Ben yapmak istediğimi yaptım veo dönemde farklı algılandı.Es könnte in seinen grundlegenden Eigenschaften sehr andersartig sein- in seiner Chemie oder seiner Größe.
Ayrıca temel özellikleri çok çok farklı olabilir-- kimyası ya da boyutları.Aber im Grunde fühlte sie sich, außer in der Gegenwart ihrer Schwestern,immer andersartig.
Ama o, kız kardeşleriyle birlikte olduğu zamanlar hariç,kendini daima farklı hissederdi.Der Überträger muss aus einer völlig andersartigen Umgebung stammen.
Taşıyıcının geldiği çevre bizimkinden çok farklı olmalı.Es gibt keinerlei pat Antwort für Steroid Dosierungen in einem Zyklus, wiejedes Steroid ist andersartig.
Bir döngü içinde steroid dozlarda için pat hiçbir cevap yoktur,Her steroid farklı olarak.Wer macht diese ganzen Regeln,die Bedingungen und Gesetze, dass andersartige Menschen sich von normalen Menschen fernhalten müssen?
Bu kuralları, şartları,kanunları kim koyuyor? Farklı olanlar, normal olanlardan uzak durmak zorundaymış!Es kommt auf den Nutzer an- jeder Mann reagiert andersartig.
Bireysel kullanıcıya bağlıdır- her erkek farklı şekillerde tepki verir.Durch diese kosmische Grundannahme, dass wir ganz für uns allein sind, jeder von uns, und jeder andere andersartig ist, geraten wir in eine unmögliche Situation, nicht wahr?
Hepimizin yapayalnız olduğu temel kozmik fikir sebebiyle, her birimiz, ve diğer herkes farklı, o zaman bu bizi bir kısır döngüye sokuyor, değil mi?Aber Sie waren immer andersartig.
Glaubst du nicht, dass sich Charlie andersartig fühlt?
Charlienin farklı hissettiğini düşünmüyor musun?Dieser ardersartigen Satzkonstruktion eine andersartige Weltsicht aus.[…].
Canlandırılmış ruhlar dünyayı farklı bakış[…].Diese zwei Industrien erfordern völlig andersartige Fähigkeiten.
Bu ekonomileri birbirinden çok farklı beceriler gerektiriyor.
